Dava konusu hacizli malın yargılama sırasında başka bir kişiye temlik edilmesi halinde, istihkak davasını açmış olan kişinin davacılık sıfatının sona ereceği ve dava konusu şeyi devralanın davacının yerine geçerek davaya devam edeceği–
Dava tarihinden önce dava konusu hacizli eşyaları dava dışı üçüncü kişiye sattığını belirten davacının açtığı davanın sıfat (aktif dava ehliyeti) yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerekeceği–
Bir davanın «derdestlik itirazı» üzerine derdest olduğuna karar verilebilmesi için; «aynı davanın ikinci kez açılmış olması», «birinci davanın görülmekte olması» ve «birinci davanın, ikinci davanın aynı olması» koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği–
İcra mahkemesince verilen görevsizlik kararından sonra HUMK.’nun 193. (şimdi; HMK.'nun 20/1.) maddesinde belirlenen on günlük süre geçirilmeden görevli mahkemeye başvurulması halinde, görevli mahkemeye başvurulması yönünden öngörülen yasal sürenin geçirilmiş olduğunun düşünülemeyeceği–
İstihkak davasının amacının, haczolunan mal üzerinde davacının mülkiyet hakkını tespit ettirmek ve böylece haczin mevcut mülkiyet hakkına halel gelmemek şartıyla yapılmasını sağlamak olduğu, somut olayda, dava konusu mahcuz malın satıldığı ve satış kesinleştikten sonra istihkak davasının açıldığı, bu durum karşısında dava tarihi itibariyle ortada hacizle yükümlü bir mal kalmadığından hukuksal nitelikçe bir istihkak davasından söz edilemeyeceği-
Yediemine teslim edilmiş olan taşınırlar üzerindeki haczin de «borçlu yedinde yapılmış haciz» sayılması gerekeceği–
Temyiz dilekçesini süresinde temyiz defterine kaydedilmiş olmasına rağmen peşin temyiz harcının yatırılmamış olması halinde temyiz edene «peşin harcı yatırması için» önel verilmesi gerekeceği–
Üçüncü kişinin icra müdürlüğüne «haczedilen malın kendisine ait olduğu»ndan bahisle istihkak iddiasında bulunması ve icra müdürlüğünün İİK. 97/I uyarınca takip dosyasını icra mahkemesine göndermesi üzerine, mahkemece «takibin devamına veya ertelenmesine» karar vermek yerine, mahkemede açılmış bir «istihkak davası» varmışçasına inceleme yaparak «haczedilen mal üzerindeki haczin kaldırılmasına ve istihkak iddia eden kişiye malın verilmesine» şeklinde karar veremeyeceği–
Hacizli taşınır malların davacı tarafından çeyiz eşyası olarak borçlu kızına ve damadına bağışlanmış olduğunun kanıtlanması halinde hacizli malların mülkiyetiyle davacının ilgisi kalmamış olduğundan davacı tarafından açılmış olan davanın bu nedenle reddi gerekeceği–