Borçlu tarafından tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin öğrenme tarihine göre yasal süresinde yapılmadığı-
Hükmü şahıslarda, tebligatın, yetkili mümessillerine, bunlar birden fazlaysa yalnız birine yapılacağı- Tebligat, usulüne aykırı yapılış olsa bile, muhatabın tebliğ işleminden haberdar olması halinde, tebligatın geçerli sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarihin, "tebliğ tarihi" olarak kabul edeceği-
Borçlu şirketin aynı zamanda ticaret sicilinde kayıtlı olan adresine çıkan ve taşınmış olduğu şerhi ile iade edilen tebligatta ve aynı şekilde sicilde kayıtlı adresine Tebligat Kanunu'nun 35.maddesi uyarınca çıkartılan tebligatta da dağıtıcının adı- soyadının yer almadığı anlaşıldığından, yapılan tebligatların, Tebligat Kanunu'nun 23/1. maddesinin 9. bendi gereğince usulsüz olduğu-
Borçlu şirketin, "tebliğ işleminin yapıldığı tarih itibariyle" ticaret sicilinde kayıtlı adresine herhangi bir tebligat çıkarılmaksızın, doğrudan ticaret sicilinde kayıtlı olan adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu- Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceği-
Borçlunun tebligat esnasında, o adreste bulunup bulunmadığı araştırılmaksızın, bu husus net bir şekilde tespit edilmeksizin “aynı konutta ve sürekli oturan oğlu ……’ya” açıklaması ile yapılan tebliğ işleminin usulsüz sayılacağı- İİK. 127 uyarınca satış ilanı tebligatı usulsüzlüğünün başlı başına ihalenin feshi nedeni olduğu-
Tebligat Kanununun 21. maddesinin 2 hali birlikte düzenlediği; bunlardan ilkinin “ adreste bulunmama” diğerinin ise “ tebellüğden imtina” olduğu- Borçluya satış ilamının tebliğ edilmemiş olmasının veya usulsüz tebliğ edilmiş olmasının, başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Muhatabın adresinin ne sebepten ötürü kapalı olduğunun, bu durumun geçici olup olmadığının, şayet geçici ise bunun sebebi ve muhatabın tevziat saatlerinden sonra adrese dönüp dönmeyeceğinin, borçlu asilin adresinin kapalı olduğunu bildiren ve kendisine haber verilen komşunun kim olduğunun tebligat mazbatasında belirtilmemesi halinde, tebligatın Teb. K.'nun 21/1. maddesine aykırı olduğu- 7201 s. Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, "tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna ve tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılacağı"na dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesinin zorunlu olduğu, adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden tebliğ memurunca 21/2. maddeye göre tebliğ işlemi yapılamayacağı-
Ödeme emri tebliğ şerhlerinde, borçluların tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadıklarının belirlenmediği ve muhatapların tevziat saatinden sonra adrese döneceklerinin tespit edilmediği, diğer taraftan, haber verilen kişinin açık kimliğinin de tebligatlardaki meşruhatta yazılı olmadığı gibi, imzasının alınmadığı ya da imzadan imtina hususuna da tebligat parçalarında yer verilmediği, bu haliyle, her iki şikayetçi borçlu yönünden gerçekleştirilen ödeme emri tebliğ işlemlerinin, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 35. maddeleri koşullarına göre usulüne uygun yapıldığını söyleyebilme olanağının olmadığı-
Tebligat Kanunu’nun 35. maddesi uyarınca gerçek kişilere bu maddeye göre tebligat yapılabilmesi için ilgilinin adres kayıt sisteminde bir adresinin bulunmaması ve ayrıca önce usulüne uygun bir tebligatın da yapılmış olmasının zorunlu olduğu- Borçluya icra emri ve ilk kıymet takdir raporunun usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçluya çıkartılan son tebligatın iade gelmesinden sonra borçlunun adres kayıt sistemindeki adresini de sildirdiğinin tespit edildiği anlaşıldığından, 6099 s. K. ile yapılan değişiklik sonrası, TK'nun 35. maddesine göre tebliğ şartlarının oluştuğunun kabul edileceği-
Tebliğ memuru tarafından, muhatap borçlunun, adreste bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin, borçlu ile aynı konutta oturduğundan bahisle annesi imzasına tebligat yapılmasının usulsüz olduğu- Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin, başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-