Borçlunun -«ödeme emri tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu» ileri sürerek- «ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesini» istemekte hukuki yararının bulunduğu-
Borçlu tarafından «tebligatın usulsüzlüğü iddiası (şikayeti)» ile birlikte «borca itiraz»da bulunulmuş olması halinde öncelikle tebligatın usulsüzlüğü iddiasının incelenip, itirazın süresinde olduğunun tespiti halinde itirazın esasının incelenmesi gerekeceği-
«Ödeme emri», «icra emri», «tahliye emri» vs.nin borçluya usulsüz olarak tebliğ edildiğinin -yapılan şikayet sonucunda- anlaşılması halinde, icra mahkemesince (tetkik merciince); «ödeme emrinin» («icra emrinin», «tahliye emri»nin) veya «takibin» iptaline değil «tebliğ tarihinin borçlunun bildirdiği ..... tarih olarak kabulüne (düzeltilmesine)...» şeklinde karar verilmesi gerekeceği–
Muhatap adına tebligat yapılan kişinin gerçekte «tebliğ tarihinde muhatap ile birlikte -aynı çatı altında- oturmadığı» hususunun icra mahkemesinde (tetkik merciinde) tanık dahil her türlü delille (ikametgah belgesi, elektrik ve su faturaları vb. ile) ispat edilebileceği–
«Usulsüz tebliğ»in, «gecikmiş itiraz» nedeni yapılamayacağı «gecikmiş itiraz» yoluna başvurulabilmesi için, «tebligatın usulüne uygun olarak borçlu yerine tebligatı alabilecek kişilere yapılmış olmasına rağmen, borçlunun bir engel nedeniyle tebligattan haberdar olmayıp, süresi içinde ödeme emrine itiraz edememiş olması» gerektiği, bu nedenle «usulsüz tebligat» halinde «gecikmiş itiraz» yoluna değil «şikâyet» yoluna başvurulması gerekeceği–
Milli Savunma Bakanlığı yerine, Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı adına çıkarılan 89/1 ihbarının bu Komutanlığın genel evrak memuruna yapılan tebligatın geçerli sayılmayacağı–
Tebligat Kanununun 21 ve Tebligat Tüzüğü‘nün 28. maddesi uyarınca; muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek kişilerin hiçbirisi gösterilen adreste bulunmazsa; tebliğ memurunun bu kişilerin adreste bulunmama sebeplerini, bilmesi muhtemel konusu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta âbir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan kaçınmaları halinde bu durumu da tutanağa yazıp imzalamaları (imzalatmaları) gerekeceği, ayrıca, tebliğ sırasında hazır bulunmayan muhatapların, tevzi (dağıtım) saatlerinden sonra adrese geldiğinin (döndüğünün) beyan edilmesi halinde, bunun tebligat parçasına yazılıp imzalanması gerekeceği–