Davacının, kaza sonucu çalışma gücünde oluşan azalma nedeniyle uğradığı zarar, geleceğe ilişkin olduğundan, davacının muhtemel yaşam süresinin Population Masculine Et–Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak belirlenmesi gerektiği-
Davacı yanın iddia ettiği makine operatörlüğü işi, teknik bilgi ve beceri isteyen bir iş olduğundan, davacının sertifika vs. gibi bir belge sahibi olması gerektiği gözetilip bu belgenin temin edilmesi; davacının bu belgeye sahip olduğunun saptanması halinde, yaptığı işin niteliği gereği elde edeceği gelirin emsal araştırması ile saptanması ve asgari ücretin üzerinde gelir elde edeceğinin kabulü gerektiği- Davacının anılan tarzda belge sahibi olmadığının saptanması halinde ise; annesine ait şirkette çalışması olan davacının, ayrıca % 50 hisseli ortağı olduğu ve abisi ile birlikte yönettiği şirket işlerinin yürütülmesinde şahsi emek ve efor sarf etmesinin kaçınılmazlığı, hayatın olağan akışına uygun olduğundan, gelirinin yine asgari ücretin üzerinde olduğunun kabul edilmesi gerektiği- Mahkemece; davacının CNC makine operatörlüğü konusunda sertifika sahibi olup olmadığı araştırılıp bu belgenin temin edilmesi ile emsal araştırması da yapılarak gelirinin belirlenmesi; bu belgenin temin edilemediği durumda ise, iki ayrı şirkette çalışması olan davacının iki ortaklı Ltd. Şti'nin işlerinin yürütülmesinde şahsi emek ve katkısı olmasının kaçınılmazlığı, bu katkıyı sağlayabilmek için maluliyeti oranında efor kaybının sözkonusu olacağı gözetilmek suretiyle, yine gelirinin asgari ücretin üzerinde olacağı kabulüyle tazminat hesabının yapılması için ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği- Davalı sigortacının bu sıfatı nedeniyle sorumlu olduğu manevi tazminat yönünden temerrüde düşmesi için, zarar gören davacının başvurusunun bulunması gerektiği, başvurunun bulunmadığı durumda sigortacının en erken dava tarihinde mütemerrit olduğunun kabulü gerektiği- Davacının sadece işgöremezlik tazminatının ödenmesi için, davalı sigortacıya başvurduğu ve başvurusunda manevi tazminat talebi bulunmadığından, davalı sigorta şirketinin manevi tazminat yönünden dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü dikkate alınmak suretiyle faize karar verilmesi gerektiği, davalı sigortacı için de diğer davalılarla birlikte kaza tarihinden işleyecek temerrüt faizine karar verilmesinin hatalı olduğu-
M.lik işçilerin, kıdem, ihbar tazminatları ve yıllık izin ücretlerinin belirsiz olduğu- Yıllık izin ücretleri, kıdem ve ihbar tazminatlarının belirsiz alacak davasına konu olabileceği-
Trafik kazasından kaynaklanan geçici ve daimi iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemi- Davacı kaza tarihinde 13 yaşında olup kaza tarihindeki yaşı itibariyle kazanç getiren herhangi bir işte çalışması söz konusu olamayacağı ve bu yönden mahrum kalınan bir kazançtan bahsedilemeyeceğinden bu zararın oluştuğunun kabulünün hatalı olduğu-
Tazminat davasının kabulüne, 7.200,00 TL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesinin isabetli olduğu-
Zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitinin kaza tarihi itibariyle kişi başına sakatlanma halinde 200.000,00 TL olduğu, bu durumda mahkemece davacının işgöremezlik tazminatı yönünden infazda tereddüte yol açacak şekilde hem poliçe limiti ile sınırlı sorumlu denilip hem de poliçe limiti aşılarak tazminata hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin tahsiline ilişkin davada, dava konusu talepler bakımından, alacak iddiasının tanık anlatımlarına dayanması, kabul ihtimalinde takdir edilecek uygun oranda indirim yapılması gerekliliği ve hakimin takdir yetkisine bağlı olarak yapılacak indirim oranı baştan belirli olmadığından, söz konusu alacakların belirsiz olduğu- Belirsiz alacak davası koşullarının oluşmadığı kabul edilerek, ıslah edilen miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının belirsiz alacak davasına konu edilebilecek nitelikte alacak olduğu- Davanın açılması ile alacağın tamamına ilişkin zamanaşımı süresi kesildiğinden, talebin arttırılması isteminin ıslah olarak nitelendirilip ıslaha karşı zamanaşımı def'inin dikkate alınamayacağı- Talep arttırım dilekçesi ile talep edilen miktarlar zamanaşımına uğramayacağından, bu miktarlara göre hüküm kurulması gerektiği-
Hatır taşımasının bulunması halinde, uygulanacak indirim oranının % 20 olduğunun gözetilmeyişi; yine, hatır taşıması indiriminin davacı için hesaplanan tazminattan yapılması gerektiği halde, davalı poliçesindeki limitten yapılmasının isabetli olmadığı-
Mahkemece, davacının maluliyet oranının belirlenmesi amacıyla raporlar arasındaki farklılığının nedenleri tartışılarak ve çelişkinin giderilmesi yönünden usulüne uygun, davacının maluliyetinin belirlenmesine esas alınan demans rahatsızlığının da kaza ile illiyetinin tartışılarak denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde olay tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği'ne uygun ATK 3. İhtisas Kurulu'ndan rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk F. Kaza Sigortası Genel Şartlarında, sürekli maluliyet teminatından ödeme yapılması için % 10 maluliyet oranı gibi sabit bir belirleme ve bu yönde bir sınırlama olmadığı halde; mahkemenin % 10 maluliyet şartı bulunduğu yönündeki kabulünün hatalı olduğu- Zorunlu Koltuk F. Kaza Sigorta poliçesinden sürekli maluliyet sebebiyle ödeme yapılması için, zarar görenin uğradığı maluliyetin belirlenmesi ile zarar görenin çalışma gücündeki azalmayı ifade eden genel maluliyet derecesinin belirlenmesi işlemlerinin farklı olduğu, davacının tazminat talep hakkı bulunup bulunmadığının; KYTZKFKS Genel Şartları'nın A.3.2. maddesinin devamındaki ekli cetvelde gösterilen kriterlere göre belirlenmesi gerektiği-