Uyuşmazlığın niteliği de göz önünde tutulduğunda; ifadelerin avukatlık ücretine ilişkin talebin yersizliğini açıklamaya yönelik olduğu; savunma hakkının kullanılmasında düşünsel bağlılığın korunduğu ve hukuka uygun sınırlar içinde kalındığı-
Davacı yayın tarihinde 16 yaşında olup, dava konusu yayınlarda davacının yaşadığı yer, yaptığı iş açıkça belirtilmiş ve çevresindeki kişiler tarafından tanınacak biçimde fotoğrafı yayınlanmış olduğundan davacının kişilik haklarına saldırı oluşturacağı ve manevi tazminatı gerektireceği-
Söz konusu şiirinde davacıya yönelik olduğu konusunda bir ifade bulunmamakta olup, kaldı ki şiirdeki ifadeler çoğul olarak kullanılmış olup yalnızca bir üst düzey görevlinin ve davacının hedef alındığından söz edilemeyeceğinden şu haliyle yazıda matufıyet unsurunun gerçekleştiğinden söz edilemeyeceği-
BK'nın 49. maddesindeki düzenleme gereğince, kişinin doğrudan kendisinin değil de yakınlarının (kan-koca, ana-baba ve çocukları) ağır yaralanması gibi somut olayın kendisine özgü ağırlığının ve özelliğinin zorunlu kıldığı olguların kanıtlanması durumunda, aile birliği içinde korunması gereken sosyal ve duygusal kişilik değerlerinin zarar gördüğünün kabulü gerekeceği-
Şikayet hakkının, bir diğer deyişle hak arama özgürlüğünün Anayasa’yla güvence alana alınmış bir hak olduğu-
Karar gününde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10/3. maddesi gereğince manevi tazminat davalarının tümden reddedildiği durumlarda avukatlık ücreti, Tarife'nin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre belirleneceği-
Basın objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır; ancak o anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basının sorumlu tutulamayacağı-
Dava konusu yayın olay tarihinde beliren görünür duruma uygun olup genel anlamda eleştiri sınırları içerisinde kaldığından davacının kişilik haklarına saldırı oluşturmayacağı-
Dava konusu yayının olay tarihinde beliren görünür gerçekliğe uygun olduğu, genel anlamda eleştiri sınırları içerisinde kaldığı ve bu sebeple hukuka aykırılık unsuru gerçekleşmediğinden, davalı yanın manevi tazminattan sorumlu tutulamayacağı-
Römorkun dava dışı borçlu şirket adına trafik sicilinde kayıtlı bulunmasına ve borçlu tarafından kullanılıyor olmasına göre yapılan haczin haksız olduğunun kabul edilemeyeceği-