Komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle kal ve eski hale getirme isteğine ilişkin davada, davalı tarafından yapılan müdahalenin katlanılabilir sınırlar içerisinde kaldığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacı TMK'nın 725. maddesi anlamında bir yapı nedeniyle değil, komşu taşınmaza taşkın olarak inşa ettiği duvar nedeniyle temliken tescil istediğinden açılan tapu iptali ve tescil davasının reddi gerekeceği- TMK 737,725
Komşuluk hukukuna aykırı davranışların giderilmesi ve tazminat isteğine ilişkin davanın kabulüne karar verilebilmesi için, elatmanın mülkiyet hakkının aşırı ve taşkın kullanılması niteliği taşımasının gerekeceği, elatma objektif ölçütlere göre hoşgörü ve tahammül sınırları içerisinde kalmakta ise elatmanın önlenmesine karar verilemeyeceği-
Davalı belediye başkanlığının davacı şirkete ait baz istasyonlarının sökülmesi işleminin mahkemenin görevsizlik kararında belirtildiği şekilde kira ilişkisine dayandırılmadığı, mevzuata aykırılık nedeniyle bu işlemin gerçekleştirildiği, İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesinde belirtildiği üzere davalı idarenin söz konusu idari eylem ve işlemlerinden dolayı açılacak davaların idari yargıda görülmesi gerektiğinden bu tür davaların adli yargıda çözümlenemeyeceği-
Baz istasyonlarının uzun vadede sağlığa zarar vereceği/verebileceği, baz istasyonlarından psikolojik olarak etkilenildiği/etkilenileceği vs. şeklindeki kanıtlanması mümkün olmayan soyut iddialarla açılan davaların dinlenmesinin mümkün olmadığı-
Mahkemece tazminatın miktarının belirlenmesine ilişkin olarak yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli olmadığından, dosya içerisindeki bilirkişi raporlarından dava konusu evin mühendislik kurallarına uygun olarak yapılıp yapılmadığı, dolayısıyla bu durumun davacının zararının artmasına neden olup olmadığı hususunun araştırılması gerektiği-
Komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin davada davacı, davalı idarenin havaalanı koruma sahası içerisinde doğal eğim sonucu akışa geçen suların tahliyesi için drenaj yapılmaması şeklindeki işlem ve eylemi sonucu zarar gördüğünü ileri sürerek tazminat talep etmiş olup, davacının idari yargının görevi alanına giren bir idari eylem ve işlemden dolayı kişisel hakkının ihlal edildiği de anlaşıldığından davanın görülme yerinin idari yargı olduğu-
Sağlığa zarar verdiği ve tedirginlik oluşturduğu iddiası ile davalı GSM şirketlerine ait baz istasyonlarının kaldırılması talepli davada, Mahkemece 21.04.2011 tarihli Yönetmelik ve Tebliğname hükümleri dikkate alınarak yönetmeliğin 12. maddesi gereğince belirlenecek ölçüm sertifikası almış ve BTK'da görevli olmayan uzman bilirkişiler marifetiyle yeniden keşif yapılarak baz istasyonunun yönetmelik hükümlerine uygun olarak işletilmekte olup olmadığı hususlarında bilirkişilerden rapor alınarak sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerekeceği-
Davalı belediye başkanlığının davacı şirkete ait baz istasyonlarının sökülmesi işleminin görevsizlik kararında belirtildiği şekilde kira ilişkisine dayandırılmadığı, mevzuata aykırılık gerekçesiyle bu işlemin gerçekleştirildiği, İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesi gereğince davalı idarenin söz konusu idari eylem ve işlemlerinden dolayı açılacak davaların idari yargıda görülmesi gerektiğinden bu tür uyuşmazlıkların adli yargıda çözümlenemeyeceği-