Takip dosyasında taraf bulunmayan üçüncü kişinin, «İİK.’nun 45. maddesine aykırılık nedeniyle» takibin iptalini isteyemeyeceği–
Yetkili icra müdürlüğünce borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmeden, alacaklının icra mahkemesinden -kural olarak- «itirazın kaldırılmasını» isteyemeyeceği–
Borçlu tarafından sulh hukuk mahkemesinde açılacak dava ile iptal edilmedikçe, kat malikleri kurulu kararının geçerliliğini koruyacağı (ve bu konuda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmış olmasının tek başına «itirazın kaldırılması isteminin reddine» karar verilmesini gerektirmeyeceği)–
Kat irtifakı kurulmuş gayrimenkullerde yapı tamamlanmış veya bağımsız bölümlerin 2/3 kısmı fiilen kullanılmaya başlanmış ise kat mülkiyetine geçilmemiş olsa dahi taşınmaz yönetiminde kat mülkiyeti hükümlerinin uygulanacağı–
Borçlu tarafından kabul edilmediği sürece, faturaların (ve irsaliyelerin) İİK. 68/I’de öngörülen «mücerret borç ikrarını içeren» belgeler niteliğinde olmadığı–
«İtirazın kaldırılması talebinin kabulü halinde borçlunun, bu talebin reddi halinde alacaklının, diğer tarafın istemi üzerine % 40’dan (şimdi; %20'den )aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği–
«Rücu belgesi»ne dayanılarak, dosya borcunu ödeyen «müşterek/müteselsil borçlu (kefil)» tarafından, diğer «müşterek/müteselsil borçlu (kefil)» hakkında genel haciz yolu ile takip yapılamayacağı–
Alacaklının, borçlunun itirazının kendisine (vekili varsa, vekiline) tebliğinden itibaren altı ay içinde icra mahkemesinden (tetkik merciinden) «itirazın kaldırılmasını» isteyebileceği–
Borcun bir kısmına itiraz edilmiş olması yani «itirazın kısmi olması» ve itirazın kısmen kabul edilmiş olması halinde, reddedilen kısım için, alacaklı yararına inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği– Borçlunun itirazında kısmen haklı çıkması halinde «itirazın kısmen kaldırılması ve bu miktar üzerinden borçlu lehine tazminata hükmedilmesi» gerekeceği–