İcra mahkemesinin (tetkik merciinin) önce «yetki itirazı»nı çözümlemeden «esasa ait itirazları» incelemeyeceği–
Kat malikleri kurulunun ancak belirli bir alacağı içeren ve likit nitelikteki kararlarının İİK. 68/I. maddesinde sayılan belgeler niteliğinde olduğu–
Yabancı para üzerinden düzenlenmiş bonolarda «inkar tazminatı»nın, senedin düzenlendiği yabancı paranın takip tarihindeki Türk parası karşılığı üzerinden hesaplanacağı (hükmedileceği)—
Yabancı para alacağına dayalı takiplerde, icra mahkemesince borçlu aleyhine icra inkar tazminatına «yabancı para alacağının takip tarihindeki rayicine göre Türk lirası karşılığı üzerinden» hükmedilebileceği (tahsil tarihindeki kura göre inkar tazminatına hükmedilemeyeceği)—
Borçlunun, yapılan takibe «BK’nun 104/son (şimdi; TBK.121/son) maddesi hükmüne aykırı olarak faize faiz yürütüldüğünü» ileri sürerek itirazda bulunması üzerine, icra mahkemesinde yapılan yargılama sırasında alacaklının «borçlunun isteminin reddini» istemesi halinde, mahkemece borçlu yararına masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği–
Faize faiz yürütülmesi kural olarak yasak ise de bankalar, tasarruf sandıkları ve tarım kredi kooperatifleri tarafından yapılan takiplerin saklı olduğu–
Takip talebinde takip konusu yabancı para alacağının takip tarihi itibariyle Türk parasına çevrilerek -fiili ödeme günündeki kur üzerinden tahsil hakkını saklı tutmamış olan- alacaklının yabancı paraya uygulanan faiz oranı üzerinden talepte bulunamayacağı–
Borçlunun süresinde icra dairesine usulüne göre itiraz etmemesi veya süresinden sonra itirazda bulunması nedeniyle icra takibinin kesinleşmesi üzerine sonra alacaklının «itirazın kaldırılması» istemiyle icra mahkemesine (tetkik merciine) yapacağı başvurunun -hukuki yarar yokluğu nedeniyle- reddedilmesi gerekeceği–
İşletme projesinin sulh hukuk mahkemesince iptal edilmediği sürece geçerliliğini koruyacağı ve borçluya tebliğ ile kesinleşeceği–
BK. 162/I (şimdi; TBK. mad. 183/1) uyarınca alacağın temliki için borçlunun rızasının gerekli bulunmadığı-