Borçlunun, itirazın kaldırılması aşamasında, imza inkarında bulunamayacağı–
İcra takibinden önce borçluya gönderilen hesap kat ihtarındaki borca itiraz edilmeyip sadece faize itiraz edilmiş olması halinde, borç miktarının kesinleşeceği ancak hesap kat ihtarının kesinleşme tarihinden takip tarihine kadar tahakkuk ettirilen faiz tutarının denetlenmesi gerekeceği–
Alacaklıyı korumak amacıyla kabul edilmiş olan BK. 84 (şimdi; TBK. mad. 100) uyarınca, icra takibine konu olan borcuna mahsuben borçlu tarafından yapılmış olan kısmi ödemelerin (icra dosyasına veya haricen alacaklıya ödenen taksitlerin) -ayrıca, alacaklının talep koşulu aranmaksızın- önce «işlemiş faiz» ve «icra masrafları»na mahsup edilmesi gerekeceği-
Süresi içinde bankaya (veya takas odasına) ibraz edilmemiş olan çek’in, 68/I’de öngörülen belgelerden olmadığı–
Süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmemiş olan çekin “adi havale” niteliğinde olacağı, borç ikrarını içermediğinden İİK. nun 68/I maddesinde sayılan belgelerden sayılmayacağı-
Ancak İİK. 68/I’de öngörülen «borç ikrarı»nı içeren belgelere dayanılarak «itirazın kaldırılması» talebinde bulunulabileceği, «alacağın tahsilinin gerekip gerekmediğinin yargılamaya bağlı olduğu» durumlarda, «itirazın kaldırılması» için icra mahkemesine başvurulamayacağı–
Borçlu kooperatifin «kooperatiften istifanız nedeniyle alacağınız olan miktar, imkanlar müsait olduğunda hemen ödenecektir» şeklindeki yazısının İİK. 68/I. maddesindeki belgeler niteliğinde olduğu–
İcra inkâr tazminatına itiraz edilen «asıl alacak» üzerinden hükmedileceği («Asıl alacak» + «işlemiş faiz»in toplamı üzerinden hükmedilemeyeceği)–
Borçlu tarafından kabul edilmediği sürece, faturaların (ve irsaliyelerin) İİK. 68/I’de öngörülen «mücerret borç ikrarını içeren» belgeler niteliğinde olmadığı–