Bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne şekilde gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin (paylı veya elbirliği) mevcut olması durumunda, bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların üçüncü kişilere satılamayacağı, devredilemeyeceği ve bu araziler hakkında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun özgülemeye ilişkin hükümlerinin kıyasen uygulanacağı, bu hususların kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle taraflarca ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülebileceği gibi, mahkeme tarafından da re'sen dikkate alınması gerekeceği-
Haciz alacaklısı olan şikayetçinin ihale tarihinden evvel, satışı yapılan menkuller hakkında satış isteği (kararı) bulunmaması nedeniyle ihalenin feshi davası açmasına yasal imkanının olmadığı-
Satış ilanı tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlemler kesinleşmiş olup, ihalenin feshi istemli dilekçede de ileri sürülmeyen bu hususun mahkemece re’sen gözetilemeyeceği-
İhalenin feshini isteyen şikayetçilerin, satış ilanı usulüne uygun tebliğ edilmemiş olsa da, usulsüz tebligat işleminden ve ihaleden en geç satışın yapıldığı takip dosyasına vekilin vekaletname sunup takip dosyasının fotokopisini alması tarihi itibariyle haberdar olduklarının kabulü gerektiğinden, mahkemece, şikayetçilerin ihaleden bu tarih itibariyle haberdar oldukları kabul edilerek, 7 günlük süre içerisinde ihalenin feshi isteminde bulunmadıklarından şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-
Borçlunun İİK.nun 134/8. maddesi kapsamında kendi menfaatinin muhtel olduğunu ispatlamak zorunda olduğu, ispatlayamaması halinde ihalenin feshini isteyemeyeceği-
5403 s. Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu 8. maddesinin emredici ve kamu düzenine ilişkin olduğu, ve re'sen dikkate alınacağı, mahkemece ihale tarihinden önce satışın kalkıp kalkmadığının belirlenmesi, haczin geçerli olduğunun anlaşılması halinde ise ihalesi yapılan taşınmazın, 5403 s. K. kapsamında kalıp kalmadığının ve satışın anılan Kanuna uygun yapılıp yapılmadığının değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Takip borçlularının birlikte ve aynı gerekçelere dayalı olarak açtıkları ihalenin feshi davası, işin esasına girilerek reddedildiğine göre ihale bedelleri toplamının %10'u oranında para cezasının her iki davacıya birden yüklenmesi gerektiği-
İİK'nun 133. maddesi gereğince işlem yapılmış olmasının, aynı Kanunun 134. maddesine göre yargılama yapılmasını engellemeyeceği, alıcının İİK'nun 133. maddesi hükmüne göre sorumlu olmasının, farklı kuralları ve hukuki sonuçları içeren aynı Kanunun 134. maddesine dayanılarak açılan fesih davasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği ve kesin hüküm oluşturmayacağı, İİK'nun 133 ve 134. maddelerindeki fesihlerin, ayrı sebeplere bağlı olup, farklı hukuki sonuçlar doğuracağı-
Satılığa çıkarılan taşınmaz üzerinde hakkı olan alacaklının artırmaya iştiraki halinde, ayrıca pey akçesi ve teminat aranmadan ihaleye katılabileceği, bu hakkın engellenmesinin ihaleyi usulsüz hale getireceği-
İhalenin feshi istemi hakkında bilirkişi görüşüne başvurulamayacağı- İcra takibi borçlularından her birinin kıymet taktiri yapılan malın maliki olması aranmaksızın kıymet taktirine itiraz hakkına sahip olduğu, icra dairesinin kıymet taktir işlemine karşı 7 gün içinde şikâyet yoluna başvurmuş olanların, icra dairesinin ve icra mahkemesinin yaptırmış olduğu kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle İİK.'nin 134. maddesine göre ihalenin feshini talep edebileceği-