Satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşıldığından, zarar unsuru gerçekleşmemiş olup; borçlu, İİK'nun 134/8. maddesi kapsamında kendi menfaatinin muhtel olduğunu ispatlayamadığından adı geçen borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
Satış bedelinin, tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekte, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerektiği- Satışı istenen taşınmazın kıymetinin takdiri hakkındaki İİK’nun 128. maddesi paraya çevirme başlığını taşıyan III. bölümde bulunduğu, bu nedenle taşınmazın kıymetinin belirlenmesi için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da tıpkı ilan giderleri gibi paraya çevirme masrafı olarak kabulü gerektiği- Mahkemece, İİK'nun 129. maddesi koşulları oluşmadığından ve bu husus re’sen gözetilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Satış ilanı şikayetçi borçluya 24/02/2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup, şikayetçinin 17.04.2015 tarihinde yapılan ihalenin feshini 7 günlük süreden sonra 20/05/2015 tarihinde istediği, süre aşımı öncelikle incelenmesi gerekli bir husus olup, bu durumda, mahkemece istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekeceği-
Satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği, bu durumda borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
Şikayet ihalenin feshi talebine ilişkin olup, borçlu şirket adına şirket temsilcisi veya avukat olmayan bir şahıs, ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, adli işlemler ve takipler ancak baroda kayıtlı avukatlar eli ile yürütülebileceği- Borçlu şirket adına şirket temsilcisi ya da şirket temsilcisinin avukata vereceği vekaletnameye istinaden avukat tarafından ihalenin feshinin istenebileceği gözetilmesi gerekeceğinden, şikayetin usulden reddi gerekeceği, işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde davacı hakkında para cezasına hükmedilemeyeceği, bu durumda şikayetçinin ihalenin feshi istemi aktif husumet yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddedileceğinden aleyhine ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesinin talep tarihinden itibaren 20 gün içerisinde duruşma yapacağı ve taraflar gelmese bile icap eden kararın vereceği-
Satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği, bu durumda borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı, mahkemece istemin bu nedenle reddi yerine işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi yerinde değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden mahkeme kararının sonucu itibariyle doğru olduğu, ancak bu durumda İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca işin esasına girilemeyeceğinden borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Satış bedelinin, muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği, bu durumda şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
Satışın kıymet takdirine itiraz üzerine belirlenen değer üzerinden yapılması gerekirken muhammen bedel esas alınarak yapılmış olması doğru olmadığından, mahkemece anılan taşınıra ilişkin ihalenin feshi istemin bu nedenle kabulü gerekeceği-
Tebligatta, tebliğ memuru tarafından muhatabın çarşıda olduğunu beyan edenin adı ve soyadınını belirtilmediği ve imzasının alınmadığı veya imzadan çekinme durumu belirlenmeden muhtara tebliğ ve 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması ile tebliğ işlemini tamamladığı görüldüğünden, bu hali ile satış ilanı tebliğ işleminin, 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1 maddesi ile Yönetmeliğin 30. maddesi hükümlerine aykırı olup usulsüz olduğu-