K. takdirine ve daha evvel düşürülen satışa ilişkin tebligatlar, borçlu vekili adına çıkarılmadığından ve usulsüz de olsa bir tebliğ işlemi olmadığından, Tebligat Kanunu’nun 32. maddesinin uygulanamayacağı- İİK. mad. 128/a uyarınca kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililerin, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabileceği- K. takdir raporu, borçluya usulüne uygun tebliğ edilmediği için, kıymet takdirine ilişkin hususların ihalenin feshi davası sırasında mahkemece değerlendirilmesi gerektiği- Satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde, zarar unsuru oluşmayacağı-.Feshi istenilen ihaleye konu şirket hisselerinin, muhammen bedelinin yüzde yüzünün üzerinde satıldığı ve dolayısıyla satış bedelinin, hisselerin muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmakta ise de, kıymet takdiri tebliğinin usulsüz olması karşısında kıymet takdirinin kesinleşmediği ve borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdirine itiraz ettiği görüldüğünden, mahkemece, şirket hisselerinin icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdiri tarihine göre değeri belirlenerek, belirlenen değerin ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise, İİK. mad. 134/8. uyarınca zarar unsuru oluşmayacağından ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebligat mazbatasında; muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği tevsik edilmediğinden tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
İhale bedelinin, en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği ve bu durumda zarar unsuru gerçekleşmediğinden şikayetçinin bu taşınmaz yönünden ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmayacağı- İşin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği-
Konuları farklı olan ihalelerin taraflar açısından ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğuracağı, bir ihaleye ilişkin verilen kararın diğer şikayetin esasına etkili olmayacağı-
İİK. mad. 179/b-2 gereğince, borçlu şirket hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanmasında isabetsizlik yoksa da, ipotekli taşınmazın satışının gerçekleştirilemeyeceği-
İpotek alacaklısı 3. kişi bankanın satıştan önce ipotek bedelinin altında satışa muvafakat etmediği halde, satıştan sonra ipotek bedelinin altında satışa muvafakat ederek, satışa iştirak edecek muhtemel alıcıların ihaleye katılmamalarına sebebiyet vermiş olduğundan, talep ve talibi azaltıcı nitelikte bu durumun fesat sebebi olarak kabulü gerektiği- Şikayete konu taşınmazın satış bedelinin, muhammen bedelinin yarısı olan tutara masraf tutarının da eklenmesi ile oluşan miktarı karşılamadığı görüldüğünden, İİK. mad. 129/1 gereğince bu hususun re'sen gözetilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerinin tapuda kayıtlı adresleri varsa bu adreslerine tebliğ olunacağı- K. takdirine ilişkin raporun borçluya, haciz koydurmuş alacaklılara ve diğer ipotekli alacaklılara tebliğ edileceği- Satış ilanının ve kıymet takdiri raporunun tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edildiği hususunun ancak kendisine tebligat yapılmadığını iddia eden ilgilisi tarafından bizzat ileri sürülebileceği- Şikayetçi borçlunun kendisinden başka diğer ilgililere tebligat yapılmadığı ya da usulsüz tebliğ edildiği hususunu fesih sebebi olarak ileri süremeyeceği- Borçlu dışındaki taşınmaz paydaşlarına kıymet takdirine ilişkin raporun tebliğ zorunluluğu bulunmadığı-
Menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliği zorunlu değilse de; icra müdürlüğünce satış ilanının borçluya tebliğine karar verilmesi halinde, satış ilanının tebliğ edilmemesi ya da usulsüz tebliğ edilmesinin ihalenin feshi sebebi olduğu (İİK. mad. 114)- Beyan sahibi ile haber verildiği bildirilen komşunun açık kimliğinin ne olduğunun tebliğ mazbatasında açıklanmaması halinde, satış ilanı tebliğ işleminin usule aykırı olduğu-
Bozma kararından sonra yeniden hüküm tesis edilmesi gerekirken mahkemece hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmesinin hatalı olduğu- Birleşen davalar bağımsızlıklarını koruyacağından davalı hakkında bir karar tesis edilmemesi ve ayrıca diğer davalının davalının taşınmazı ihale suretiyle satın aldığı ve ihalenin feshi davasının red ile sonuçlanmış olmasına ve bu kararın maddi anlamda yasa gereğince kesin hüküm teşkil edileceği dikkate alınmadan tapunun iptaline karar verilmesinin hatalı olduğu-
İhale bedelinin, taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği ve bu durumda zarar unsuru gerçekleşmediğinden şikayetçinin bu taşınmaz yönünden ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmayacağı- İşin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği-