Taşınmaz muhammen bedelinin üzerinde ihale edildiğinden zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, bu durumda şikayetçi, İİK.nun 134/8. maddesi kapsamında kendi menfaatinin muhtel olduğunu ispatlayamadığından, söz konusu taşınmaz yönünden ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı, mahkemece, anılan taşınmaz yönünden ihalenin feshi talebinin belirtilen gerekçe ile reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de sonuçta istem reddedildiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış, belirtilen nedenle sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı, İİK'nun 134/2. maddesinin son cümlesinde işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamayacağı öngörülmüş olup, anılan taşınmaz yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle işin esasına girilmeksizin istemin reddi gerektiğinden ve bu durumda para cezasına hükmedilemeyeceğinden, mahkemece para cezasına hükmolunmasının isabetsiz olduğu-
Mahkemece, HMK'nun 297. maddesi gereğince, borçlu şirketin, takipte, ipotek limitinin üstünde alacak talep edildiği yönündeki şikayetinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İhalenin feshi isteminin esastan reddedilmesi üzerine, ihale bedeli olan 284.100,00 TL’nin %10'u 28.410,00 TL olduğu halde mahkemece 2.840,00 TL para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-
Dava konusu taşınmazın, muhammen bedelinin üzerinde satıldığı anlaşıldığından, zarar unsuru gerçekleşmediğinden şikayetçinin söz konusu taşınmaz yönünden ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı, mahkemece, anılan taşınmaz yönünden ihalenin feshi isteminin, zarar unsuru yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenmesinin doğru olmadığı, İİK'nun 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesinde; işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceğinin öngörüldüğü, buna rağmen mahkemece, dava konusu taşınmaz yönünden de şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına hükmolunması isabetsiz olup, mahkeme kararının belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-
Tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise, muteber sayılacağı- Borçlunun, satış dosyasının fotokopisini almasıyla tebliğ işleminden ve (makul süre önce de ihaleden) haberdar olduğu-
Çekişme konusu taşınmaz kaydının davalı taraf adına oluşumunun illetten yoksun olduğu, bu nedenle yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu iddiasına dayalı olduğu açık olup bu tür davaların mülkiyet hakkına dayalı olarak her zaman açılabileceği kabul edildiğinden davaya dayanak icra takip dosyası aslı evrak arasına alınarak, davacıya yapılan  ödeme emrinin 19.03.2012 tarihinde tebliğ edildiğinin tespitine ve tebligat tarihinin bu şekilde düzeltilmesine yönelik kesinleşmiş mahkeme kararına istinaden icra takip dosyasında ne gibi işlem yapıldığının denetlenerek yolsuz tescil iddiasının araştırılıp karar verileceği-
Satış bedelinin, taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğunun anlaşıldığı, bu durumda, zarar unsuru gerçekleşmediğinden borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı, mahkemece, istemin zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidilmesinin yerinde olmadığı, İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca işin esasına bu nedenle girilmemesi gerektiğinden borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
12. HD. 06.04.2017 T. E: 1055, K: 5645-
Satış ilanı tebliğ edilecek ilgililerin satış kararının verildiği tarih itibariyle belirleneceği- İhalenin feshi isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerektiği-
Hissedar tarafından ortaklığın giderilmesi kararına yönelik açılan yargılamanın yenilenmesi davasının sonucu, kesinleşen ihalede taşınmazın alıcı adına tesciline engel olmayacağından, mahkemece şikayetin kabulü ile satış memurluğuna İİK'nun 134/son ve 135/1. maddeleri uyarınca işlem yapılmasının emredilmesi gerekeceği-