Gerek açık arttırma şartnamesi ve tutanağı, gerek açık arttırma ilanı gerekse de gazete ilanında; taşınmazın son imar durumu ile ilgili bölümde, ... Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 11/03/2014 tarihli yazısına atıfla ihaleye konu taşınmazın kısmen ticaret alanında kısmen yol alanında kaldığı bilgisine yer verildiği oysa ki ... Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün...10. İcra Müdürlüğünün 2014/1056 Esas sayılı dosyasına gönderdiği 30/10/2014 tarihli yazısında; taşınmazın 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında kısmen park alanında kısmen yol alanında kaldığı görüldüğünden ihaleye konu taşınmazın esaslı vasıflarındaki hata sebebiyle ihalenin feshi isteminin esasının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
İhalenin feshi davasında hasım yanlış gösterilse veya hiç gösterilmese bile şikayetin reddedilmemesi gerektiği- Borçlunun açtığı halenin feshi davasında doğru hasım olan alacaklı ve ihale alıcısı davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği-
İpoteğin fekki talebiyle açılarak daha sonra ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemine dönüştüren davada, mahkemece davacı vekilinin bu yöndeki talebi üzerinde durulup değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Ortaklığın giderilmesi davalarında, taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesi kararının kesinleşmesinden sonra, dosyanın satış ile görevli kılınan birime gönderileceği ve taşınmaz satışının İİK. 123. vd. maddelerinde belirtilen usule göre yapılacağı- Davaya konu taşınmazın değerinin satış işlemi sırasında satış memurluğunca tekrar belirleneceği-
Tebligat Kanunu mad. 35/4 uyarınca, daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınacağı ve bu madde hükümlerinin uygulanacağı, buna göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresine çıkartılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmiş olmasının zorunlu olduğu- Borçlu tarafından, iade gelen tebligata ilişkin olarak herhangi bir iddiada bulunulmamış olması ve 35. madde gereğince yapılan tebligata ilişkin olarak da komşu adının bulunmadığına ilişkin iddiasının anılan maddeye göre yapılacak tebligatta önem arzetmemesi nedeniyle, borçlu şirkete yapılan kıymet takdir raporu ve satış ilanı tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olduğu-
İpotek takibinin iptaline ilişkin kararın bozulması üzerine icra mahkemesince istemin reddine karar verilmesi üzerine, borçlunun bu kararı temyiz ettiği ve ret kararının bozulduğu, kararın temyiz tarihinin, satış kararı ve ihale tarihinden önce olduğu görülmekle, icra mahkemesi kararının kesinleşmesi beklenmeden ihale yapılmasının doğru olmadığı-
Şikayetçinin gider avansı yatırmaksızın icra mahkemesine başvurduğu, gider avansının tamamlanması için şikayetçiye bir ihtarat yapılıp kesin süre verilmediği, HMK'nun 115/2. maddesine göre gider avansı eksikliği tamamlanabilecek dava şartı eksikliklerinden olup mahkemece şikayetçiye gider avansı eksikliğinin giderilmesi için kesin süre verilmeden davanın usulden reddedilmesinin isabetsiz olduğu-
Şikayete konu taşınmaz için, haciz tarihinden itibaren, süresi içinde satış talep edilip satış avansı yatırılmadığından, bahse konu takip dosyası açısından, şikayete konu taşınmaz üzerindeki haczin düşmüş olduğunun kabulü gerekeceği-
Mahkemece, taraflar gelmeseler bile şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, somut olayda uygulanma imkanı bulunmayan HMK'nun 150. maddesi uyarınca "dosyanın işlemden kaldırılmasına" ve ikinci aşama olarak da, "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Aralarında ekonomik bütünlük bulunmayan mahcuzların birlikte satılmasının, eş söyleyiş ile tek bir ihalede satılmasının kural olarak mümkün olmadığı; ancak, mahcuzların aralarında ekonomik bütünlük bulunduğunun belirlenmesi halinde birlikte satılmalarının mümkün olduğu- Mahkemece, hukukçu ve ihale konusu taşınır hakkında bilgi sahibi olan makine mühendisinden oluşan bilirkişi heyetine inceleme yaptırılarak satışa konu menkuller arasında ekonomik bütünlük bulunup bulunmadığının, tarafların menfaatleri ile değer artışı ve talep görme hususlarının birlikte değerlendirilerek menkullerin birlikte mi, yoksa ayrı ayrı mı satılmasının uygun olacağının tespit edilmesi gerektiği-