Taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda ise boşanmayla birlikte MK.nun 137. maddesine göre dava tarihinden itibaren aylık 8.000.000 TL tedbir nafakasına karar verildiği görülmüş olduğundan her iki ilamda, hükmedilen tedbir nakafaları nitelikleri itibarı ile boşanma kararının kesinleşmesine kadar istenebileceği-
Takip borçlusu yüklenicinin borcundan dolayı, henüz tapuda arsa sahibi adına kayıtlı taşınmazın haczedilmesi halinde, arsa sahibinin süresiz şikayet yolu ile haczin kaldırılmasını sağlayabileceği–
Mahkemece ara kararıyla hükmedilen «tedbir nafakası»nın boşanma kararı ile birlikte «yoksulluk nafakası» olarak hüküm altına alınmadığı sürece boşanma kararı kesinleşinceye kadar devam edeceği–
«Takip yapan alacaklı vekilinin, takibin yapıldığı icra dairesi müdürünün oğlu olduğu» iddiasının, öğrenme tarihine göre süresinde şikayet konusu edilmiş olup olmadığının öncelikle icra mahkemesince araştırılması gerekeceği–
Üzerinde «taşınmaz satış vaadi şerhi» mevcutken «kaydına haciz konulmuş olan» taşınmazın, şerhten sonra beş yıl geçmeden şerh sahibi adına tescil edilmesi halinde, şerh sahibinin süresiz şikayet yolu ile haczin kaldırılmasını -icra hakimliğinden- isteyebileceği–
Davacı alacaklının, davalı alacaklının koyduğu ilk hacze mad. 100’deki koşulların gerçekleşmesi halinde katılabileceği ve bu durumda paylaştırmanın garameten yapılacağı, aksi taktirde, davacı alacaklının davalı alacaklıdan sonraki sırada (sıralarda) yer alacağı—
Takipte borçlu olarak yer alan (gösterilen) kuruluşun gerçek ya da tüzel kişiliğinin bulunmamasının, takibin «pasif husumet ehliyetinin yokluğu» nedeniyle -süresiz şikayet yolu ile- iptalini gerektireceği–