Kefil konumunda bulunduğu bonodan dolayı icra dosyasına ödediği borç için rücu belgesine dayanarak borcu ödeyen kişinin, keşideci hakkında borcun tamamından dolayı takip yapabileceği fakat, kefil durumunda olan diğer borçlu hakkında takipte bulunamayacağı–
Hazine avukatı bulunmayan yerlerde, Mal Müdürlüğüne yapılan 89/1 tebligatının geçerli olacağı-
Âdi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından, aktif ve pasif dava/takip ehliyeti olmadığı, bu nedenle takip (ve davaların) bütün ortaklara karşı açılması gerektiği–
Kooperatiften alacaklı olan kişilerin, kooperatif ortaklarına haciz ihbarnamesi göndererek «kooperatife ödeyecekleri aidat paralarını» haciz edemeyecekleri ve kooperatifin ve ortakların gönderilen haciz ihbarnamelerinin -süresiz şikayet yoluyla- iptalini istemekte hukuki yararlarının bulunduğu–
İflasın açılmasından sonra doğan alacaklar için, müflisin iflas masası dışında kalmış malvarlığına karşı yeni takipler yapılabileceği-
Borçlunun elinde bulunan bir malın haczedilmesi sırasında, “haczedilen malın 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamında bulunan finansal kiralama konusu mal olduğu”nun kiralayan/kiracı (borçlu) tarafından ileri sürülmesinin “istihkak iddiası” olmadığı -
Rehinle güvence altına alınmış alacaklarda, kefiller hakkında, haciz yoluna başvurulabileceği- «Müşterek borçlu» ve «müteselsil kefil»ler hakkında, İİK. mad. 45 hükmünün uygulanamayacağı–
İpotekli takiplerde borçluya «ödeme emri» yerine «icra emri» gönderilmesi üzerine, şikayet yoluyla «icra emrinin iptali»nin sağlanabileceği–
İcra emrinin Tebligat Kanununa uygun olarak tebliğ edilmediğinin saptanması halinde «icra (ödeme)emrinin iptaline» değil «tebliğ tarihinin düzeltilmesine» karar verilmesi gerekeceği–
Mükellefiyet listesinin düzenlenmesinin, borçlu lehine bir durum olduğu, bu nedenle mükellefiyet listesi’nin düzenlenmemesinin veya düzenlenen mükellefiyet listesinin borçluya tebliğ edilmemiş olmasının, borçlu tarafından ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemeyeceği–
