6111 sayılı Kanun kapsamında borcunu kabul eden ve ödeme yapan davalının daha sonra vekalet ücreti ve yargılama giderini takibe koymasının 6111 sayılı Yasa'ya aykırı olduğuna ilişkin düzenlemenin, Mahkemece takip dayanağı ilamın tebliğ tarihi araştırıldıktan sonra, tebliğ tarihi 6111 sayılı Yasa'nın yayım tarihinden sonra olduğu takdirde somut olaya uygulanabileceği-
İİK'nun 68/2. maddesinde; borçlunun itirazını varit gösterecek hiçbir belge ibraz edememesi halinde icra mahkemesince itirazın kaldırılmasına karar verileceği, aynı maddenin 3. fıkrasında ise; itirazın birinci fıkrada gösterilen senet veya makbuz yahut belgeye müstenit olması durumunda itirazın kaldırılması talebinin reddolunacağı belirtilmiş mahkemece bu başvurunun şikayet olarak nitelendirilip şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçlunun usulsüz tebligat şikayeti üzerine takibin durdurulması ve hacizlerin bu karar üzerine kaldırılmasının, İİK'nun 361. maddesi koşullarının oluştuğunun kabulü için yeterli olmayıp, borçlunun ancak genel mahkemede açacağı istirdat davası sonucuna göre ödediği parayı geri alabileceği-
İhalenin feshi istemi bir şikayet olup, şikayete ilişkin hususlarda müdahillik kararı verilemeyeceği- Şikayetçi, İİK'nun 134/2. maddesinde belirtilen kişilerden olmadığından ihalenin feshi isteminin reddine karar verileceği-
İİK'nun 32. maddesi gereğince; para borcuna dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ edeceğinden, İİK'nun 32 ve devamı maddelerinde icra emrinin tebliği sırasında takibe dayanak belgelerin eklenmesi yönünde yasal bir düzenleme olmadığından, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra müdürünün, haciz yapılan adresin 3. kişiye ait olduğu gerekçesiyle haciz talebini reddetme yetkisinin bulunmadığı-
Kefalet sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağı, kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesinin şart olduğu-
Alacaklının İdare'ye yazılı başvuru yaptıktan sonra, İYUK 28/1 maddesinde belirtilen 30 günlük süre içerisinde ödeme yapılmaması üzerine takip başlatabileceği-
Satış nedeniyle dosyaya giren paranın paylaştırılması için ihale konusu taşınmazın tapuda alıcı adına tesciline yönelik bir zorunluluğun bulunmadığı, tapu sicil müdürlüğünce, icra müdürlüğünün talimatına uygun bir şekilde alacaklı adına tescil yapılmıyorsa ilgililerin idarenin bu olumsuz eylemine karşı yasal yollara başvurulabileceği-
Şikayetçi borçlu vekilinin şikayet dilekçesi nazara alınarak işin esasının incelenmesi yerine, ek dilekçesi değerlendirilerek istemin reddi yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-