Bozmaya uymakla oluşan kazanılmış hak (usulü müktesep hak) ilkesi dikkate alınarak davalının kaldırım yapmak suretiyle işgal ettiği taşınmazdaki kısmın kiraya verilmesi halinde piyasa koşullarına göre ne kadar bedel getirebileceğini bilirkişi eliyle belirlemek suretiyle davacıların talep ettiği dönemlere ilişkin hakkaniyete uygun ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı, satış bedeli kendisine ödeninceye kadar kanunun kendisine tanıdığı hapis hakkını kullanabileceği, ayrıca, alacağın tespiti için dava açılmış olmasının defi hakkının kullanımına engel olmadığı- Mahkemece, davalının açtığı alacak davasını bekleyerek alacağın bulunduğunun tespiti halinde zorunlu ve yararlı giderler için hapis hakkı tanımak suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerektiği-
İmar uygulaması sonucu , dava konusu muhtesatın, davacıya ait parsele taşkın hale geldiği anlaşıldığına ve davalının bina ve arsasını sonradan satın alması sonuca etkili olmayacağına göre, davalının kusurundan bahsedilemeyeceği ve bu durumda, yıkılan kısmın bedeli, taşkın kısmın yıkılması halinde tüm bina kullanılamaz duruma geliyorsa tüm bina bedeli depo ettirildikten sonra elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesi gerekeceği- Taşkınlık nedeniyle davalının kusuru olmadığına göre yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden davalının sorumlu tutulamayacağı- Öncelikle taşkın kısmın yıkımı halinde binanın kullanılamaz duruma gelip gelmediğinin bilirkişi marifetiyle ele alınması, binanın tamamının kullanılamayacak duruma geleceğinin anlaşılması halinde tamamının bedeli, aksi halde sadece taşkın kısmın bedelinin depo ettirilmesi, yargılama giderlerinden davacının sorumlu tutulması, varılacak sonuç çerçevesinde karşı davanın da hüküm altına alınması gerekeceği-
E.tmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının, davacılar adına kayıtlı taşınmazın davalılar tarafından fuzulen işgal edildiği iddiasıyla açıldığı; anılan isteğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinden kaynaklanıp, uyuşmazlığın çözümünün asliye hukuk mahkemesinin görevinde bulunduğu-
Tarafların paydaşı olduğu çekişmeli taşınmazın paylı mülkiyet üzere tapuda kayıtlı bulunduğu, kat irtifakı ya da kat mülkiyetinin kurulmadığı, davanın TMK. mad. 683 vd.'ndan kaynaklandığı anlaşıldığından, çaplı taşınmazda paydaşlar arasındaki el atmanın önlenmesi isteğini içeren uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
TMK'nın 683.maddesine dayalı elatmanın önlenmesi istekli davaların konusunu haksız eyleme dayalı tasarrufların oluşturduğu, taşınmazın bir başkası tarafından da tasarruf edilmesi ya da kullanıma sunulmasının o yeri haklı ve geçerli bir nedene dayalı olmaksızın tasarruf edenin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı-
Kira geliri üzerinden ecrimisilin, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirleneceği; sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasında, davacı talebinin 4721 sayılı TMK'nın 683/2. maddesinden kaynaklandığı ve asliye hukuk mahkemesinin görevinde kaldığı-
Davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-