Üçüncü kişinin çalışanının üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı bu durumda,  3. şahıs tarafından usulüne uygun yapılmış bir istihkak iddiası bulunmadığından davacı alacaklının İİK. mad. 99 uyarınca istihkak davası açmakta hukuki yararının olmayacağı-
Orman parseli üzerinde meydana getirilen muhdesatlara yasallık sağlayacak şekilde tespit kararının verilemeyeceği-
HMK'nın yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden önce açılan davada, gider avansının yatırılmasına ilişkin ara kararının verildiği tarih itibariyle dilekçeler aşaması tamamlanmış olup yargılama tahkikat aşamasında bulunduğundan, HUMK döneminde açılan ve tahkikat aşamasında bulunan davada, HMK'nın 324. maddesi uyarınca delil avansı istenebileceğinin kabulü ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, tebligat gideri, tanık gideri, keşif ve bilirkişi gideri vb. için istenilen masrafın, dava şartı olan gider avansı olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğu-
Taraflara arasında davalının teknesine akaryakıt ikmali hususunda satım ilişkisi olduğu , davalı vekilinin dosya içeriğindeki beyanlarından, irsaliyeli faturalardan ve teslim tutanaklarından anlaşıldığından, talebin bir para alacağının tahsili istemine ilişkin olması nedeniyle icra takibinin alacaklının ikametgahı icra müdürlüğünde de yapılabileceği-
Dava şartları, davanın açılabilmesi için değil, mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeniyle ilgili zorunlu koşullar olup, gider avansının mahkemenin sonradan bu noksanlığı kesin mehil vermek suretiyle tamamlattırabileceği-
Kamu tüzel kişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekeceğinden, mahkemece, davanın HMK 114/1-b maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacı vekilinin, müvekkiline kasko sigortalı aracın sonradan genişletilmiş yolda aydınlatma direğine çarpması sonucu sigortalısına ödenen hasar tazminatının davalı B. Enerjisa'dan ve yolu genişletip hiçbir önlem almadığı iddiasıyla hizmet kusuruna dayalı olarak davalı ......... Büyükşehir Belediyesi'nden rücuen tahsili için dava açtığı, o halde mahkemece, hizmet kusuruna dayanılarak davalı ...... Büyükşehir Belediyesi aleyhine açılan davanın HMK 114/1-b. maddesi gereğince yargı yolu caiz olmadığından HMK 115/2. maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Trafik kazası nedeniyle oluşan araç hasar bedeli istemine ilişkin davada, taraflar tacir olup  her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren haksız fiilden kaynaklanan davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Davalı ve davacı tacir olup trafik kazasından oluşan hasarın tahsili için açılan icra takibine yönelik itirazın iptali için açılan davanın asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği- Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği-
Yabancı bayraklı gemi çalışanının hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada, hizmetin ifa edildiği geminin yabancı bayraklı olması nedeniyle uyuşmazlık, Türk bayraklı gemilerde bir hizmet akdi ile yapılan çalışmaları düzenleyen 854 sayılı D. İş Kanunu'nun 1. maddesi kapsamı dışında kalıp, taraflar arasındaki temel ilişkinin hizmet akdinden kaynaklanıp, uygulanacak hükümlerin de hizmet sözleşmesine ilişkin hükümler olduğu, uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu'nda öngörülen hususlardan da doğmadığı ve davacının alacaklarının BK hükümlerine göre tespiti gerektiği gözönüne alındığında davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması gerektiği-