Davalının öldüğü anlaşıldığından, mevcut evlilik ölümle sona ermiş olup boşanma davasının da konusuz kaldığı-
Taraflarca karşılıklı olarak evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davasında; anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmadığından tarafların karşılıklı boşanma davasının çekişmeli boşanma olarak görülmesi gerektiği-
Davalıya, tanıklarının isim ve adreslerini bildirmesi için verilmiş bir kesin süre bulunmadığından, mahkemeye bildirdiği tanıkların usulünce çağrılıp dinlenmesinden sonra karar verilmesi gerektiği-
2. HD. 17.04.2017 T. E: 2016/9289, K: 4322-
Usulüne uygun olarak ön inceleme duruşması yapılmadan hüküm tesisinin hukuki dinlenilme hakkının (HMK. mad. 27) ihlali niteliğinde olduğu-
Gerekçesiz şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Mahkeme taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama ve son sözlerini söyleme hakkı vermeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanununun 184 ve 186. maddelerinin emredici ve açık hükmünü uygulamadan hüküm verdiğinden, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerektiği-
Davalı-karşı davacı erkeğin beş yıldır eve gelmeyerek evlilik birliğinden kaynaklanan görevlerini yerine getirmediği anlaşıldığından, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunduğundan, davacı-karşı davalı kadının boşanma davası açmakta haklı olduğunun kabulü gerektiği-
Boşanma davalarında vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davanın kabul veya reddedilmesi durumuna göre takdir edileceği, tarafların kusur durumunun vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin tayinin de bir önemi olmadığı, boşanmanın fer'i (eki) niteliğindeki yoksulluk ve iştirak nafakaları ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen veya tamamen kabul ya da reddi halinde de bunlar için ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyeceği- Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulüne karar verildiği halde, mahkemece kusur belirlemesi gerekçe gösterilerek yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve davacı kadın lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davacı kadın yargılama sırasında tanıklarının dinlenilmesinden vazgeçmemiş olduğundan ve HMK.'nun 241. maddesi koşulları da oluşmamış olduğu halde davalı kadının tanıkları dinlenilmeden, eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu-