İmar uygulamasının iptali nedeniyle kök parselin ihyası ile hazine adına tescili, mümkün olmadığı takdirde bedel isteği-
İmar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, Hazine adına tescil yönünde hüküm kurulmamış olmasının yerinde olmadığı- Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olması isabetsiz olduğu gibi, ihya isteği kabul edildiği halde alınması gereken maktu harcın da davacı üzerinde bırakılmış olmasının doğru olmadığı-
İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği, dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptalinin ve kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyası şeklinde karar verilmesi gerekeceği- Çekişmeli taşınmazın Belediye sınırları içerisinde ve kadastro sırasında tespit dışı bırakılan yer olduğunun belirlenmesi halinde, 1966 tarihinde yürürlüğe giren 775 Sayılı Yasanın 3/2. maddesinde öngörülen Belediye'ye devri gerekli taşınmazlardan olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, şayet yasa gereğince Belediye'ye devri gereken yerlerden olduğu tespit edilirse, Hazine'nin taşınmazda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı gözetilerek Hazine'nin davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
İmar işlemlerinin idari yargı yerinde görülüp kesinleşen davalar ile iptal edildiği ve sicilin dayanağı kalmadığı gözetilerek eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Çekişme konusu taşınmazın imar uygulamalarından önceki vasfı, kadastro harici bırakılan bir yer olup olmadığı ve Hazine ile ilgisinin bulunup bulunmadığının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde saptanıp, ayrıca Belediyeye devri gereken yerlerden olup olmadığı hususu üzerinde de durulup, parselin tapu kaydı ile ilk tesisinden itibaren geldi tapu kayıtlarının ve dayanak belgelerin evrak arasına alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasının hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Kamusal bir uygulama olan ve kişilerin iradesi dışında gerçekleştirilen imar işlemine karşı açılan davalarda kabul kararı verilmesi halinde imar parsel maliklerine yargılama gideri ile bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinin yüklenemeyeceği- Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile davacı yararına takdir edilecek avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesinin isabetsiz olduğu-
Çekişme konusu 1197 nolu kök parselin tapu kaydının getirtilip bilirkişi raporu denetlenmeden sonuca gidilmiş olması doğru olmadığı gibi, dava kabul edildiği halde, ihyasına karar verilen taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmemiş olmasının da doğru olmadığı- Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile davacı yararına takdir edilecek avukatlık ücretinin maktu olması gerektiğinin düşünülmemesinin isabetsiz olduğu-