Alacağın aslına yönelik değil de, «çek tazminatı» ile ilgili açılmış olan olumsuz tesbit davasının zamanaşımını kesmeyeceği—
Takip dayanağı bonolardan ”vadesinde ödenmediği takdirde müteakip bonolarında muacceliyet kespedeceği” yolunda kayıt bulunmasının, bu senetlerin kambiyo senedini olma özelliğini etkilemeyeceği, bu gibi kayıtların yazılmamış sayılacağı- Muacceliyet koşulu ayrıca bir sözleşmede belirlenmedikçe anılan kayıtların ilgililer yönünden sonuç doğurmayacağı-
Borçluya daha önce gönderilmiş olan ödeme emrinin, icra mahkemesince iptal edilmesinden sonra gönderilen yeni ödeme emri üzerine, borçlunun itiraz (şikayet) süresinin yeniden işlemeye başlayacağı—
«Senedin rakam ve yazı ile değerini gösteren bedelleri arasında fark bulunması halinde, yazı ile bildirilen değere, itibar edileceğine» ilişkin kuralın [TTK. 588/I; şimdi; Yeni TTK. mad. 676/(1)], senette tahrifat (değişiklik) yapılmamış olmaması halinde geçerli olacağı—
Takip dayanağı senedin vadesi gelmeden, takip konusu yapılarak borçluya ödeme emri gönderilmiş olması halinde, borçlunun bu hususu (kanuna aykırılığı) 7 gün içinde şikayet yoluyla icra mahkemesine bildirmesi gerekeceği—
«Ticari temsilci (mümessil)»in, bir «ticarethane veya fabrika ve ticari şekilde işletilen diğer müessese sahibi tarafından, işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak vekaleten imza koymak üzere, sarih veya zımni, kendisine izin verilen kimse» olduğu (BK. 449; şimdi; TBK. mad. 547); «ticari temsilci»nin, «iyiniyet sahibi üçüncü kişilere karşı müessese sahibi hesabına kambiyo taahhüdünde bulunmak ve onun adına müessesenin amacına dahil olan bütün tasarrufları yapmak yetkisine sahip» olduğu (BK. 450/I), «ticari vekil»in, kambiyo taahhüdünde bulunabilmek için özel yetkiye sahip olması gerektiği halde (BK. 388; şimdi; TBK. mad. 504), «ticari temsilci»nin ise, böyle bir özel yetkiye sahip olmadan kambiyo taahhüdünde bulunabileceği—
Açıkça takip konusu senede atıf yapmayan ödeme belgesinde yer alan ödemelerin alacaklı tarafından kabul edilmedikçe senet bedeline mahsuben yapıldığının kabul edilemeyeceği, ibraz edilen dekont, makbuz, ödeme belgesi vb. belgelerde, açıkça takip konusu senede (senetlere) atıf yapılmamış olması halinde, ödemenin takip konusu senet (senetler) için yapılmış olduğunu borçlunun isbat etmesi, aksi takdirde itirazın reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesinde «imza»ya ve «borç»a itirazda bulunulmasının -ayrıca; icra mahkemesince «takibin durdurulmasna» karar verilmiş olmadıkça- zamanaşımını kesen sebeplerden olmadığı—
Karşılığı bulunmayan çeklerin, «keşide yeri»nde, «ödeme yeri»nde (muhatap banka şubesinin bulunduğu yerde) ve «borçlunun ikametgahının bulunduğu yer»de takibe konulabileceği—