Resmi nikâh yapılacağı inancıyla rızası ile gayri resmi evlilik hayatı yaşayan ancak resmi nikâh yapılmadan ayrılmak zorunda kalan ve reşit olan davalı kadın lehine manevi tazminata hükmedilmeli midir?
Davacı hakkında örgütü ile ilgisi olduğuna dair hiçbir delil, ceza soruşturması veya kovuşturması bulunmamasına rağmen, davalı tarafça yazılan davaya konu köşe yazılarında, davacıyı FETÖ terör örgütü ile ilişkilendirilen ifadelerin ısrarlı bir şekilde kullanılmasının davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu ve davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata karar verilmesi gerektiği-
Kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemi-
Haksız işgal tazminatı niteliğinde olan ecrimisil hak sahibinin hak sahibi olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup haksız eylem niteliğinde olduğu-Kişilik hakları saldırıya uğrayan kişinin manevi tazminat isteyebileceği-Sözleşmenin ifa edilmemiş olmasının manevi tazminatı gerektirmeyeceği-
Tarafların komşusu olan tanığın beyanlarına göre, erkek eşin davacıyı evden kovduğu, bu nedenle kadın eşin iki gece tanığın evinde kaldığı, sonrasında komşuların aralarında para topladığı, toplanan parayla davacıya uçak bileti aldıkları ve davacı eşi Kayseri’ye ailesinin yanına gönderdikleri anlaşılan olayda; erkek eşin davacıya hakaret ettiği ve zaten "eşini evden kovma" şeklinde gerçekleşen kusurlu davranışın kendi içinde "hakaret eylemini" barındırmasının doğal sonucu olmasına göre yerel mahkemece, somut olaya uygun ve aynı yönlere işaret eden bozma kararına uyulması gerekirken, davalı erkek eşin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan kusurlu davranışının ispat edilemediği gerekçesiyle davacı kadın eşin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Üçüncü kişinin katıldığı aldatma eylemi ile bağlantılı olmakla birlikte sadakatsizlik olgusundan farklı olarak, bağımsız, özel ve nitelikli bir kişilik hakkı ihlali nedeniyle manevi tazminat istemi-
Babalık görevinin yerine getirilmemesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
Basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemi-
Basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemi-
Manevi zararın, "kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilme" olduğu; duyulan acı, çekilen ızdırabın manevi zarar değil, onun görüntüsü olarak ortaya çıkabileceği; acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu, tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan, acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasaların manevi tazminat verilebilecek bazı olguları özel olarak düzenlemiş olduğu (TMK. 24,121,158,174; TBK. 56, 58)- Davalı hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ceza mahkemesi kararının hukuk hâkimini bağlamayacağı sabit olduğu gibi, olayın oluş şekli, söylenen sözlerin içeriği ("Siz egonuzu tatmin için avukatlık kimliğinde ısrar ediyorsunuz.") ve tarafların durumu birlikte değerlendirildiğinde; Özel Dairece de belirtildiği üzere, davalı tarafından söylenen sözlerin yaşanan olayla ilgili davacıya yöneltilmiş eleştiri ve sitem kapsamında olduğunun, hakaret niteliğinde olmadığının ve davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulmadığının kabulü gerektiği-