İlk yayında davacıya yönelik olarak yazılan “ inadına davranan, inadına zihniyet, ülkeye kötülük yapan, egoizm, fanatik, hayat karartan” sözcükleri ile eleştiri sınırının aşıldığı, ikinci yayında ise ilk yayındaki aynı sözcüklerin tekrar edilerek hukuka aykırılığa iştirak edildiği-
Kendi isteğiyle emekliye ayrılan bir kamu görevlisinin, emekliliğinden önceki döneme ait bir yargı kararının uygulanmasını emekli olduktan sonra istemesi durumunda o kamu görevlisinin göreve başlatılıp başlatılmaması kamu kurumunun ve bakanın takdir yetkisi içinde olduğundan davacının isteğinin reddedilmesinde hukuka aykırılık olmadığı-
Haczin uygulandığı 06/12/1996 tarihi ile marketin vergi kaydının kapatıldığı 20/03/1998 tarihleri arasında bir kısım eşyaların haczedilmesi nedeniyle oluşan iş ve kar kaybı hesaplanarak buna göre karar verilmesinin gerekeceği-
Yaşadığı çevrede halk ile ilişkileri kişisel tercihi olup bunun yasa dışı eylem veya bölücü faaliyet olarak nitelendirilmesinin mümkün olmayacağı, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat isteminin koşulları oluştuğu gözetilerek uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Davacının aile yapısı ve etnik kökenine ilişkin hususlar toplumda ayrımcılığa neden olacak şekilde ön plana çıkarılarak yapılan yayın hukuka aykırı olduğundan uygun miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Boşanma davalarında, MK. 4’deki «hakkaniyet ilkesi» ile BK. 44 (şimdi; TBK. mad. 52) ve 49. (şimdi; TBK. mad. 58) maddeleri nazara alınarak, uygun miktarda maddi/manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
«Kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu» iddiası ile dava açan davacının bu duruma kendisinin neden olmuş olması halinde, hakimin tazminata hükmetmekten sarfınazar edebileceği (BK. 44; şimdi; TBK. mad. 52)–
Karşılıklı olarak gerçekleşen sövme ve yaralama nedeniyle açılan davada tarafların eylemlerinin ağırlığına göre manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği–
Davacının, saklı tuttuğu fazlaya ilişkin haklarından dolayı ıslah dilekçesi vererek istemiş olduğu tazminat miktarına, ıslah edilen miktar yönünden davalının itiraz ve def’i-lerini ileri sürebileceği–