İmza incelemelerinde sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için dava konusu edilen senedin tanzim tarihinden önceki tarihte atılmış mukayese imzalarının bulunduğu belgelerin getirtilip o belgelerdeki imzalar ile dava konusu edilen senet üzerindeki imzanın karşılaştırılması sureti ile yapılacak grafolojik inceleme sonucu davalının itirazlarını da karşılayacak şekilde ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu hakkında hükmedilen inkar tazminatına dayalı takibin İİK'nun 169/a-6. maddesi uyarınca tehir olunabilmesi için, inkar tazminatının takibe konu edilmesi ve borçlu tarafından da bu hususun icra mahkemesinde şikayet konusu yapılması gerektiği-
Borçlu açılacak veya açılmış olan itirazın iptali davasında "borçlu olmadığına dair savunmalarını" ileri sürme olanağına sahip olduğundan ve menfi tespit davasının dinlenebilmesi için, borçlunun korunmaya değer güncel bir yararının bulunması gerektiğinden, derdest olan itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek savunmaların ayrı bir davada dava konusu yapılmasında davacıların hukuki yararı bulunmadığı;  verilecek çelişkili kararların hukuki güvenirliğe de zarar vereceği-
Ceza Mahkemesince verilecek mahkumiyet kararı veya tespit edilecek maddi vakıa hukuk hakimini bağlayıcı olması nedeniyle ceza yargılamasının sonucunun beklenilmesi gerekeceği-
Davacı, kefil durumundadır. Davalı banka, asıl borçlu ile davacı- kefil hakkında birlikte icra takibi yapmıştır. Davalı bankanın 4077 sayılı Kanun uyarınca, davacı-kefilden henüz alacağını talep etme hakkı doğmamıştır. Bu nedenle davanın kabulü gerekeceği-
Aile konutu üzerindeki hakların sınırlandırılmasına ilişkin işlere karşı açılan "ipoteğin kaldırılması" davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi değil aile mahkemesi olduğu-
Menfi tespit davasında, mahkemece harçlandırılan miktar olarak sadece asıl alacak miktarı gösterilmesine rağmen, toplam alacak üzerinden hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Borçlunun açtığı menfi tesbit davasında, alacaklı durumundaki davalının iddiasını defi yolu ile sürmesi halinde zamanaşımının kesileceği kabul edilmişse de,borçlu tarafından alacaklının taraf olmadığı bir menfi tespit davası açılması, hatta alacaklının bu davaya müdahale talebinde bulunmasının zamanaşımını kesen bir sebep olmadığı-
Hamilin kötüniyetli olduğunun ispatı her türlü delille yapılabilirken keşidecinin lehdara karşı borçlu olmadığı HMK'nun 201. maddesi uyarınca yazılı delille ispatlanması gerekeceği, davalının açık muvafakatı bulunmadığı sürece senede karşı tanık dinlenemeyeceği ve dinlenen tanık beyanlarına göre hüküm kurulamayacağı-
Davalı banka takibe konu çekte son hamil durumundadır. Bu itibarla davalı bankanın çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığından davalı bankanın icra takibinde kötü niyetli olduğunun kabul edilemeyeceği-