Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Taraflar arasındaki alacak davası-
Davanın, davalı tarım kredi kooperatifinin başlattığı ilamlı icra takibine esas senette kefil sıfatıyla ismi bulunan davacının imzanın kendisine ait olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkin olduğu, Mahkemece, dava devam ederken değişen mevzuat gereği davacının borçtan sorumluluğu ortadan kalktığından davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının ilam niteliğindeki belgedeki imzayı inkar edemeyeceği gerekçesiyle davayı açmakta haksız olduğu ve bu sebeple yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiğine karar verildiği- Açılan iş bu dava, icra mahkemelerinin sınırlı inceleme yetkisi kapsamında olmayıp, genel mahkemede açılan menfi tespit davası olduğundan, dava tarihinde davacının dava açmakta haklı olup olmadığı hususları tartışılarak, gerekirse imza incelemesi yaptırılarak oluşacak uygun sonuç dairesinde vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceğinin belirlenmesi gerektiği-
Menfi tespit konulu ilamın anılan maddeler karşısında kesinleşmeden takibe konulabilmesinin olanaklı olmadığı, menfi tespit istemi yargılama aşamasında istirdata dönüşse de yasa gereği bu tür ilamların icrası için kesinleşme şartının aranmasının gerekeceği-
Davalı tarafça ön inceleme safhasında dava kabul edilmiş ve davalının bu beyanına göre ilk celse deliller toplanmadan davanın kabul edilmesine göre davacı yararına vekalet ücreti belirlenirken karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 6.maddesi dikkate alınmadan karar verilmesinin bozmayı gerektireceği-
Borçlunun icra müdürlüğünün yaptığı hesaplamanın hatalı olması nedeniyle kendisinden fazla para tahsil edildiğinden bahisle ilama aykırı hesaplamanın iptali ile fazla ödenen kısmın iadesine karar verilmesini icra mahkemesinden isteyebileceği-
Mahkemece, davacı ile davalı kooperatif arasında düzenlenmiş 11 adet borç senedindeki imzaların davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, davacının ana para ve faiz borcu ile birlikte bu senetlerden dolayı davalıya toplam 7.743,31 TL borçlu bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının aleyhinde devam eden icra takibinde bu miktarın üzerinde kalan kısım kadar davalıya borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
İmzası inkâr edilmeyen ve kambiyo senedi niteliğinde olan bonoya dayanan davada, ispat külfetinin davacı tarafta olacağı-
İhtiyati tedbir kararın infazına ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olduğu, icra mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-