Menfi tespit davasında İİK'nun 72. maddesine göre verilen tedbir kararı uygulanmamış olduğundan, davacı aleyhine tazminata karar verilmemesi gerekeceği-
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunun 79. maddesi çerçevesinde olumsuz tespit davası açılabileceği-
Bir davada hukuki yararın varlığının kabulü için talepte bulunanın hakkının tehlike altında bulunması ve verilecek bu tespit kararının bu tehlikeyi bertaraf edici nitelikte bulunması gerekeceği- Haciz baskısı altında icra dosyasına kefaletin geçersizliği ve asıl borcun zamanaşımına uğradığından bahisle borçlu olunmadığının tespiti istemiyle açılan davada mahkemece görevli mahkemenin ‘icra hukuk mahkemesi olduğu ve davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı’ gerekçesiyle ‘davanın reddine’ karar verilmesinin hatalı olduğu, olayda davacı ‘borçlu olmadığının tespitini’ de istediğine göre, uyuşmazlığın İİK. mad. 72. menfi tespit istemine ilişkin olduğu ve bu çerçevede bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkeme kararlarının gerekçeli olarak yazılmasının hem anayasal hem de kamu düzeniyle ilgili olduğu, karar gerekçelerinin maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekeceği-
Çeki elinde bulunduran davalının, çeke dayanarak 6762 Sayılı TTK'nun 644 (6102 Sayılı TTK m. 732)'üncü maddesi uyarınca keşideciden sebepsiz iktisap hükümlerine göre alacağını talep edebileceği-
Menfi tespit davasının davacı ( borçlu ) lehine sonuçlanması üzerine, alacak likit olsun veya olmasın, böyle bir alacağa dayalı takibin, haksız ve kötüniyetli olması halinde, istem varsa, davacı ( borçlu ) lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Zamanaşımını kesen sebeplerin “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” ile sınırlı olduğu-
Davacı vekilinin temyizi kötü niyet tazminatına ilişkin taraflar arasındaki menfi tespit davasında, dava konusu genel kredi sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığı bilirkişi raporuyla saptanmış olup davalı banka, genel kredi sözleşmesini huzurda imzalatması ve bu konuda basiretli davranması gerekirken bu yöndeki yükümlülüklerine uymayarak basiretsiz davranıp davacının imzasını taşımayan genel kredi sözleşmesine dayanarak davacı aleyhine icra takibi yapmasında kötü niyetli olduğunun kabulü ile davacı yararına İİK'nun 72/5. maddesi uyarınca kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davasında alacaklının alacağının reddedilen kısmı yönünden alacağını geç almaktan doğan zararlarını karşılamak üzere borçlu yararına tazminata hükmedilemeyeceği-