Enjeksiyona bağlı düşük ayak sekelinin oluşması sonrasında tıbbi uygulama hatası iddiasıyla açılan tazminat davasında mahkemece yapılan incelemenin yeterli olup olmadığı- Aydınlatılmış onamın alınmasının gerekip gerekmediği-
Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her birinin hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispat etmekle yükümlü olduğu-
Eser sözleşmesinin feshedilmediği veya işten el çektiği kanıtlanmadığı sürece imalatın yüklenici tarafından yapıldığının kabul edilmesi gerektiği- İş sahibinin, eseri kendisinin tamamladığını, yüklenicinin işi terk ettiğini, yani sözleşmenin sona erdiğini kanıtlamakla yükümlü olduğu- Tanık delili zayıf bir delil olup, tanığın bir vakıayı aklında tutması ya da gerçeği olduğu gibi aktarması zor olduğu gibi, davanın tarafları ile arasındaki kişisel ilişki gereği tarafsız davranmasının da zor olduğu- Davalı iş sahibi tarafından işlerin yüklenici tarafından tamamlanmadığı belirtilmiş olmasına rağmen buna dair bir delil tespiti yaptırılmadığı gibi işlerin yarım bırakıldığına dair tanık delili dışında başkaca bir delil de sunulamadığından, davalı iş sahibince işlerin yüklenici dışında kendisi veya 3. kişiler tarafından tamamlandığının ispat edilememiş sayılması gerektiği- Sözleşme konusu prefabrik ev maliyetinin sözleşme fiyatlarıyla bedelinin hesaplanması ve sözleşme dışı yapıldığı anlaşılan prefabrik ev bedelinin de taraflar arasında m2 birim fiyatı konusunda uzlaşma olmadığından vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca söz konusu evin yapıldığı yıl serbest piyasa fiyatlarına göre bedelinin hesaplanması için ek rapor alınarak bulunacak iş bedelinden kanıtlanan ödemelerin düşülerek sonuca gidilmesi gerektiği-
Davacıların dayandığı vekaletnamenin içeriği gereği taraflar arasındaki ilişki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olmayıp, belirli bir işin yapılması konusunda yetki içerir vekaletname niteliğinde olduğu, tapulu taşınmazların alım ve satımlarının TMK'nın 706, TBK'nın 237, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığı sürece hukuken geçerli bir sonuç doğurmayacağı ve alıcısına herhangi bir hak bahsetmeyeceği, bu doğrultuda mahkemece tapu iptali ve tescil isteminin reddine ilişkin verilen kararın isabetli olduğu- Davacı lehine herhangi bir kazandırma olsaydı bunun da vekaletnamede yer almasının gerekli olduğu, vekaletnamede yer almayan ödeme iddiasının ise yine senetle ispat edilmesinin gerektiği, yazılı delil yoksa ikrar, yemin gibi kesin delillerle de ispat edilmesinin olanaklı olduğu, somut olayda ödeme hususu tanık beyanlarıyla ispatlanamayacağından yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Davacı kadının ziynet eşyasının erkek ve ailesi tarafından alındığını ve kendisine geri verilmediğini ispat yükü altında olduğu- Davacı kadının tanıklarının ziynetlere ilişkin beyanı bizzat görgüye dayalı olmayıp aktarımdan ibaret olduğu- Davacı kadının yemin deliline dayanmamış, gösterdiği diğer delillerle de dava konusu ziynet eşyalarının erkek tarafından elinden alındığını ve iade edilmediğini ispat edemediğinden davacı kadının ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Taşınmaz satış bedelinin tapuda düşük gösterilmesi vekalet görevinin kötüye kullanıldığını göstermeye yeterli olmayıp; davacı vekil ile davalı ilk elin, el ve işbirliği içerisinde hareket ederek vekalet görevinin kötüye kullanılıp kendisini zararlandırdığını ispat edemediğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
1. HD. 19.10.2021 T. E: 2190, K: 5831-
Muvazaa iddiasının kanıtlanamadığından davanın reddi gerektiği-
Sağlıklı bir tahkikat yapılabilmesi için kanuna ve amacına uygun şekilde ön inceleme aşamasının tamamlanması gerektiği- Davada ileri sürülen vakıaların incelenebilmesi için taraflarca bildirilen delillerin mahkemeye sunulması gerektiği, bunun için de 7251 sayılı Kanun ile değişiklik öncesi hâliyle HMK’nın 140/5-1. cümlesi gereğince mahkemece taraflara, iki haftalık kesin süre içerisinde, henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları, bu hususların verilen süre içinde yerine getirilmemesi hâlinde o delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarına karar verileceğinin ihtar edilmesi gerektiği, bu ihtara rağmen dilekçelerinde gösterdikleri belgeleri sunmayan veya belgelerin getirtilmesi için gerekli açıklamayı yapmayan tarafın bu delillere dayanmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilebileceği- Mahkemece, anılan bu yasal düzenlemelere uygun olmayacak şekilde yargılama yapılarak davacı tarafın ön inceleme duruşmasında delillerin ibrazı için süre istemediği, davalı tarafa yemin teklifinde de bulunmadığı, taraflarca ibraz edilmeyen defterlerin mahkemece zorla temin edilerek re’sen bilirkişi incelemesi yaptırılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğu iddiası- İspat yükü-
