Alacağın muacceliyetinin, bir ihbarın yapılmasına bağlı olan durumlarda, alacaklının hem asıl borçluya ve hem de -borçtan kişisel olarak sorumlu olmayan- ipotekli taşınmazın malikine, muacceliyet ihbarında bulunmadan icra takibi yapamayacağı-
«Tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere» -yani, ayni alacağı iki kez tahsil etmemek koşuluyla- alacaklının borçlu hakkında hem «rehnin paraya çevrilmesi» hem de -elindeki senetlere dayanarak- «kambiyo senetlerine mahsus» haciz yolu ile takip yapabileceği—
«Tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere» -yani, ayni alacağı iki kez tahsil etmemek koşuluyla- alacaklının borçlu hakkında hem «rehnin paraya çevrilmesi» hem de -elindeki senetlere dayanarak- «kambiyo senetlerine mahsus» haciz yolu ile takip yapabileceği–
Bayilik mukavelesine dayanılarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılamayacağı (Mukaveleden doğan alacağın tahsili gerekip gerekmediği yargılamayı gerektireceğinden, alacaklının önce dava açıp, mahkemeden alacağını belirtir ilam aldıktan sonra takipte bulunabileceği)—
Temerrüt faizine yeniden temerrüt faizi istenemeyeceği—
Lehine ipotek verilen ve krediyi alan «asıl borçlu» ile, sadece kredi taahhütnamesini imzalayan -ve ipotek işlemi ile ilgisi olmayan- kişilerin birlikte ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip edilemeyeceği—
«Kayıtsız şartsız borç ikrarı»nı içeren ipotek akit tablosunda, «borcun teminatı olarak bono verildiğinin ve borcun mal bedelinden doğduğu»nun belirtilmiş olmasının ipoteğin niteliğini değiştirmeyeceği—
İpotek akit tablosunda, ipoteği vekaleten düzenleyen kişinin adresinin «borçlunun adresi» olarak kabul edilemeyeceği–
«Doğmuş bir alacak için» kurulan ipoteğin ‘ana para ipoteği’, «ileride doğacak bir alacak için» kurulan ipoteğin ‘üst sınır ipoteği’ (maksimal ipotek) sayılacağı—