«Tahsilde tekerrüre neden olmamak üzere» -yani, ayni alacağı iki kez tahsil etmemek koşuluyla- alacaklının borçlu hakkında hem «rehnin paraya çevrilmesi» hem de -elindeki senetlere dayanarak- «kambiyo senetlerine mahsus» haciz yolu ile takip yapabileceği–
Ticari ilişki gereğince doğacak olan alacağın teminatını teşkil etmek üzere kurulan ipoteğe dayalı olarak, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılamayacağı (bu alacağın miktarı ve tahsili gerekip gerekmediği yargılamayı gerektireceğinden, alacaklının önce dava açıp, mahkemeden alacağını belirtir ilâm aldıktan sonra takipte bulunabileceği)—
Borçlunun «sözleşme» ve «akit tablosu»nda öngörülen faiz oranını ödemekle yükümlü olduğu, buna itiraz edemeyeceği—
İpotek alacağının eklentisi olan faizin, ayrı takip konusu yapılamayacağı–
İİK. mad. 45 hükmünün içeriği- İpotekli alacaklının, alacağını İİK. hükümlerine göre takip edebileceği gibi, genel hükümlere göre mahkemede dava da açabileceği—
SSK’nun, doğmuş ve ödenmemiş prim alacağı için borçludan ipotek alması halinde, ipoteğin kurulmasından sonra doğacak (ipoteğin kapsamı dışında olan) prim alacakları için genel haciz yolu ile takip yapabileceği, önceki alacakları için ise, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmak zorunda olduğu–
Sözleşmede özel hükümler bulunmadıkça, «kaynak kullanma destekle-me fonu» adı altında talep edilen paranın borçlulara yüklenemeyeceği—
İpoteğin «bir yıl (altı ay) müddetle (vâde ile) faizsiz» olarak kurulmuş olması halinde, alacaklının belirtilen bir yıllık süre geçtikten sonra «temerrüt faizi» talep edebileceği—
Borçlunun, sözleşme ve akit tablosunda örgörülen faiz oranını ödemekle yükümlü olduğu, buna itiraz edemeyeceği—