Takibe dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğunun yazılı belge ile kanıtlanması gerektiği- Takip dayanağı çekin incelenmesinde, çekin borçlunun cirosu ile alacaklıya geçtiği ve arka yüzünde “iş bu çek senet bedeli teminat olarak bankamıza temlik edilmiş olup bedeli teminattır" ibaresi yazılı iken çek arkasındaki bu kaydın üstü iptal kaşesi vurularak imzalandığında bu kaydın  artık  yok hükmünde olacağı-
Borçlu vekilinin örnek (10) numaralı ödeme emri tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda,  takip dayanağı senedin  teminat senedi olduğunu iddiası ile borca ve faize itirazda bulunarak takibin iptalini talep ettiği, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu borca itiraz niteliğinde olup, mahkemece, borca itiraz hakkında duruşma açılıp,  tarafların beyan ve belgeleri sorularak, borçluya itirazlarını ispat, alacaklıya ise  bu hususta savunma hakkı tanınarak  tarafların gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Borçlunun örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine icra mahkemesine yaptığı başvurusunda,  takibe dayanak bononun "teminat" amacıyla ve boş olarak  alacaklıya verildiğini ileri sürdüğü, icra mahkemesine yapılan bu başvuru, İİK. mad. 168/5. kapsamında borca itiraz olup, mahkemece, borçlunun borca itirazı hakkında duruşma açılıp taraf teşkili sağlandıktan ve tarafların beyanları alınıp gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
 İmzaya ve borca itirazın, Medeni Usul Hukuku anlamında bir dava olmayıp, takip hukukuna özgü belli koşullar altında icra takibinin durdurulmasına imkan veren yasal başvuru yolları olduğu- İİK'nun 169/ a- 5. ve 170/3. maddelerinde borca ve imzaya itirazın kabulü  kararı ile takibin duracağı hükme bağlandığı gibi, anılan maddelerde itirazın kabulü kararı halinde verilecek kararda yer alması gereken hususlar da açıkça belirtildiğinden borçlunun dilekçesinde talep sonucunu gösterip göstermemesinin bir önemi bulunmayıp, borçlu, dilekçesinde hakkında itirazda bulunduğu takip dosya numarasını  doğru olarak bildirdiğine ve mahkemece dosya arasına alınan bu icra takip dosyası içeriğinden mahkemenin borçlunun dilekçesinde eksik olduğunu belirlediği alacaklı ve vekilinin adı, soyadı ve adresleri bulunduğuna göre; mahkemece borçlunun imzaya ve borca itirazının esası incelenerek karar verilmesi gerektiği-
Başvuru borca ve yetkiye itiraz niteliğinde olup, teminat iddiasına dayalı borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK. mad. 150 uygulanması gerektiği, ancak yetki itirazının incelenmesinde İİK. mad. 169/a uyarınca taraflar gelmese dahi gereken kararın verilmesinin zorunlu olduğu-
İİK. 169/a-5 hükmü uyarınca itirazın kabulü kararı ile takibin duracağı, bu durumda ''takibin iptali'' yönünde karar verilemeyeceği-
İİK. mad. 169/a-6 gereğince, borçlunun itirazının icra mahkemesince, esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötüniyeti ve ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği-
Senedin teminat senedi olduğu iddiası İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz olduğu-  Mahkemece, ''takibin durdurulması'' yerine ''takibin iptaline'' karar verilmesi isabetsiz ise de; yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden mahkeme kararının düzelterek onanmasına karar verilmesi gerektiği -
İİK.nun 169/a-l. maddesi gereğince, borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece borçlunun borca itirazı kabul edileceğinden, ancak olayda borçlunun  itirazını İİK'nun 169/a-l. maddesinde belirtilen belgelerden biri ile ispatlayamaması nedeni ile davanın reddi gerekeceği -  İcra hukuk mahkemesinde yemin teklif edilemeyeceği -