Bonolar için 3 yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüş olup zamanaşımını kesen sebeplerin “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayıldığı- Ödeme emrinin bila tebliğ iade edilmesinden sonra yenilme tarihine kadar geçen sürede borçlu hakkında yeniden ödeme emri çıkarılmadığı gibi borçlu yönünden zamanaşımını kesen başka bir işlem de yapılmadığından ve ödeme emri tebliğ edilmediğinden itirazın süresinde olduğu-
Kat malikleri kurulu tarafından yöneticiye kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verildiği ispat edilmedikçe, bu bonolar nedeniyle yöneticiliğin sorumluluğu söz konusu olmayacağı (TBK. mad. 304), senedi imzalayanın şahsen sorumlu olacağı (TTK. mad. 778; 678)- Borçluların kaşe dışına atılmış imzalarının bulunmadığı anlaşılmakla, takip dayanağı bonoların düzenlenme tarihi itibariyle kaşede adı geçen yönetiminin, 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu'nun anagayrimenkulün yönetimi bölümünü düzenleyen 27. vd. maddelerine uygun olarak oluşturulmuş bir yönetim olup olmadığı, belirtilen yasal düzenlemeye uygun olarak oluşturulmuş bir yönetim ise borçluların yöneticisi oldukları kat malikleri kurulunca, kat malikleri kurulu adına kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilip verilmediğinin araştırılması, borçlulara kat malikleri kurulunca, kat malikleri kurulu adına kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilmiş ise, bono bedellerinden borçluların şahsen sorumlu olmayacağı, kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilmemiş ise, bono bedellerinden şahsen sorumlu olacakları gözetilerek karar verilmesi gerekeceği-
5 günlük sürenin son günü olan resmi (bayram) tatile denk geldiğinden itirazın yasal 5 günlük sürede yapıldığı görülmekle, borca itirazın kabulü ile takibin "durması"na karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı belgenin bono niteliğini taşıması halinde taraflara arasında ticari bir ilişkinin var olduğunun kabulü gerekeceği, bu durumda alacaklının “avans faizi oranı”na göre faiz isteyebileceği-
Borçlu tarafından sunulan ödeme belgesinin, takip konusu borç için verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılmış olmasının zorunlu olduğu-
Sözleşmede öngörülen faiz oranının uygulanabilmesi için ise takip dayanağı bonoya açık atıf yapılmış olması, bir diğer ifade ile bono bedeli hakkında sözleşmede kararlaştırılan faizin uygulanacağının, bononun vade ve tanzim tarihleri ile miktarı belirtilmek suretiyle açıklanmasının gerektiği-
Borçlunun, "bononun teminat için verildiğini, kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediği"ni ileri sürerek takibin durdurulmasını ve iptalini istediği, bu talebin "borca itiraz" olarak nitelendirileceği ve itirazın kabulü halinde, takibin borçlu yönünden "durdurulması"na karar verilmesi gerekirken, "iptali"ne hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Şirketin sorumlu olabilmesi için, şirket adına imza yetkisi olan kişilerin şirket unvanı altına imzalarının atılmış olması gerekeceği, keşidecinin imzasının yeterli olduğu haller, borçlunun gerçek kişi olması haline ilişkin olup, tüzel kişilikte, tüzel kişinin unvanının tam olarak yazılmasının 6102 sayılı TTK. nun 372.maddesi hükmü gereği olduğu, şirket unvanının tam olarak yazılmaması halinin ise senedin kambiyo vasfına etkili olmayıp, şirketin sorumlu olmadığı sonucunu doğuracağı, bu durumda çeki imzalayanın şahsen sorumlu olacağı-
Borçlunun, takip dayanağı bonoların "teminat senedi" olarak verildiği iddiası, İİK'nun 169. maddesi kapsamında "borca itiraz" niteliğinde olup, bu iddianın kabulü halinde, "takibin durdurulması"na karar verilmesi gerekirken, başvurunun şikayet olarak vasıflandırılarak "takibin iptali" yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Bonoda bulunması zorunlu olan “düzenleme tarihi”nin gerçeğe uygun olmasının gerekmediği, düzenlendiği tarihten önce veya sonraki bir tarihi taşıyan bononun geçerli olduğu- Alacaklının bonoyu tedavüle çıkarırken düzenleme tarihini doldurabileceği, “bu tarihin anlaşmaya aykırı doldurulduğu” iddiasının, İİK.nun 169/a-I maddesinde belirtilen nitelikte yazılı bir belge ile kanıtlanması gerekeceği-