Mahkemece takip tarihindeki durum ve dayanak belge nazara alınarak, kısa karara dayalı olarak ilamların icrası yolu ile takip başlatılamayacağı ve icra emri gönderilemeyeceği yönündeki borçlu şikayetinin kabulü ile, icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Faiz alacağına mahkeme ilamında hükmedildiğinden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 131. maddesi uyarınca (halin icabından anlaşılan durum gereği), bu alacaktan açıkça feragat edilmediği sürece hukuki varlığını koruyacağından alacaklının, fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmasa bile ilamdan doğan alacağını zamanaşımı süresinin sonuna kadar isteyebileceği-
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28/I. maddesinin, “Ancak, haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar hakkında, bu kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edilir.” biçimindeki son cümlesi Anayasa’nın 2., 15., 35., 36. ve 125. maddelerine aykırı olduğundan iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı-
Gayrimenkule ve buna ilişkin ayni haklara dair hükümlerin kesinleşmedikçe infaz edilemeyeceği, kamulaştırmasız el atma nedeniyle verilen tazminata ilişkin ilamlarda ise, taşınmazın mülkiyeti tartışma konusu yapılmayıp tazminat hususu tartışıldığından ilam taşınmazın aynı ile ilgili kabul edilemeyeceği-
Şikayetçi borçlular aleyhine düzenlenen icra emrindeki takip miktarı ve bilirkişi raporu doğrultusunda ipotek limitini aşan kısım da gözönünde bulundurulduğunda Mahkemenin takibin devamına karar verdiği, ipotek limitini aşan kısmı iptal ettiği anlaşılmakla kısmen kabul durumu söz konusu olduğundan; vekille temsil edilen borçlular hakkında vekalet ücreti konusunda olumlu-olumsuz bir karar verilmesinin gerekeceği-
Takip dayanağı ilamın tescile ilişkin bölümü 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 4650 sayılı Kanunla değişik 10. maddesinden kaynaklanmakta olup tespit edilen kamulaştırma bedelinin ödenmesinin doğal bir sonucu olup davada mülkiyet iddiası tartışma konusu yapılmadığından; dayanak ilam HMK’nun 367/2 maddesi kapsamında kalmadığından kesinleşmeden takibe konu yapılabileceği-
Temyizi kabil icra mahkemesi kararlarının Kanunda belirtildiği ancak bu kararların infaz edilebilmeleri için kesinleşmelerinin gerekmeyeceği-
Kıdem tazminatı için Mahkemece yapılacak işin; tarafların bildirdikleri bankalardan hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının sorulması, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması şeklinde olmasının gerekeceği-
İstihkak davasının kabulüne ilişkin kararlar mülkiyetin tespitine ilişkin olup, kesinleşmeden infaz edilemezler ise de; istihkak davasının reddine ilişkin kararların icrası için kesinleşmeleri koşulunun aranmayacağı-
İcra takibinin dayanağı olan ilamda kart hamiline ait kredi kartının haksız kullanımı nedeniyle banka ve işyerinde yapılan harcama bedellerinin iadesi istemine ilişkin .. TL .’nin faiziyle davalıdan tahsil ile davacıya ödenmesine karar verilmiş olduğundan, menfi tespite ilişkin olmayan ve eda hükmü içeren bu ilamın kesinleşmeden icra edilebileceği-