İİK’nun 72/4 ve 5.maddelerine göre menfi tespit davalarının kabul veya red tefriki yapılmaksızın ilamın fer'isi olan vekalet ücreti ve yargılama gideri alacaklarının takibe konu edilemeyeceği-
Alacaklının para borcuna veya teminat verilmesine dair ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapmasının İİK mad. 32'ye aykırılık teşkil edeceği gibi, dürüstlük kuralı ile de bağdaşmayacağından hukuk düzeni tarafından korunmayacağı-
Alacaklının takip talebine eklediği belgenin para borcuna veya teminat verilmesine dair ilam olması halinde icra memurunun borçluya örnek 4-5 nolu icra emri tebliğ etmesi yasal zorunluluk olduğundan İcra müdürünün alacaklının talebi üzerine ya da kendiliğinden ilamsız icra takiplerine ilişkin ödeme emri göndermesinin yasanın emredici hükmüne aykırılık teşkil edeceği, borçluya örnek 4-5 icra emri gönderilmesi yerine adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin örnek 13 ödeme emri gönderilemeyeceği-
Muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin ilamlar ile buna bağlı eklentilerin kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği-
İmar uygulaması nedeniyle bedele dönüştürülen pay karşılığının artırılmasına ilişkin davalarda, borçlu İdare'nin haczi kabil malvarlığı üzerine haciz konulması mümkün olup, haciz yasağının sadece kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat alacakları için söz konusu olduğu-
Şikayet konusu takip dayanağı ilamda açıkça alacağın “reeskont faizi ile tahsiline” karar verildiğinden alacağa 3095 sayılı Kanun'un 1. maddesinde belirtilen reeskont faizinin, T.C. Merkez Bankası'nın reeskont işlemlerinde uyguladığı iskonto oranı olduğunun kabul edilmesinin gerekeceği-
Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak olan ilamlar - Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak olan ilamların eklentilerinin (avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin) de takip konusu yapılabilmesi için, ilamın kesinleşmesi gerekeceği-
Mahkemece “konut kredisi sözleşmesinin geçersizliğine, bağımsız bölümün davacıya satışına ilişkin taşınmaz alım satımına dair ön protokolünde kredi sözleşmesinin geçersiz olması nedeniyle geçersizliğine, bağımsız bölümün tapusunun iptali ile tapunun davalı adına kayıt ve tesciline” karar verilmiş olması halinde “tapu iptali ve tescil kararı” kredi sözleşmesi ile taşınmaz satışına ilişkin ön protokolün geçersizliğinin doğal sonucu olduğundan, taşınmazın aynı tartışma konusu olmadığından, taraflar arasında taşınmazın aynı ile ilgili herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığından, bu ilamın icraya konulabilmesi için kesinleşmiş olmasına gerek bulunmadığı-
Takip dayanağı ilamın menfi tespit davasına ilişkin olup, Yargıtay Onama ilamına karşı karar düzeltme yoluna başvurduklarından kesinleşmediği bu nedenle menfi tespit ilamlarının kesinleşmeden takibe konulamayacağı-