Borçlu tarafından borcun doğumundan sonra oğluna yapılan hisse satışlarından sonra, davalı-üçüncü kişi oğul tarafından devir yapılmadığından, TBK. mad. 19 uyarınca açılan davada, bu satışların muvazaalı olduğunun kabulüne karar verilmesi gerektiği- Borçlu tarafından önce oğluna, üçüncü kişi oğlu tarafından da, borçlu ve üçüncü kişinin muhasebecisi olan, taşınmazların bulunduğu yerde oturan ve apartman yöneticiliği yapan dördüncü kişiye devredilen bağımsız bölümler yönünden de davanın kabulü ile davacıya haciz ve satış isteme yetkisi verilmesi gerektiği-
Borçlu yargılama devam ederken vefat ettiğinden, borçlunun yerine mirası ret etmeyen mirasçının geçeceği, anılan şahıs yönünden davanın kabulü ile yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekeceği- Davanın İİK'nun 283/2. maddesi gereğince bedele dönüşmesi halinde, üçüncü kişinin davacının alacağından fazla olmayacak şekilde bu bedel ile sorumlu olması gerekeceği, bedel üzerinden faiz yürütülmesi mümkün olmadığından, bedel üzerinden dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin de isabetsiz olduğu-
Borçlunun davalı üçüncü kişiye (baldızına) yaptığı taşınmaz satışının iptaline, aynı taşınmaz davalı üçüncü kişi (baldız) tarafından davalı dördüncü kişiye (borçlunun oğluna) devrettiğinden, İİK. mad. 283/2 gereğince, icra takip dosyasındaki davacı alacağı ve ferileri ile sınırlı olmak üzere taşınmazın tasarruf tarihindeki gerçek değerinin davalı dördüncü kişiden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği-
Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde, borçlu tarafından davalı üçüncü kişiye devrine ilişkin tasarrufun iptaline, taşınmaz davalı üçüncü kişi tarafından davalı dördüncü kişiye devredildiğinden, İİK. mad. 283/2. maddesi gereğince, icra takip dosyasındaki davacı alacağı ve ferileri ile sınırlı olmak üzere taşınmazın tasarruf tarihindeki gerçek değerinin davalı dördüncü kişiden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği-
İcra dosyasını temlik alan alacaklının dava açıldığı sırada dava konusu gayrimenkul kaydında temlik edenin ipoteğinin mevcut olması, dava sırasında da ipoteğin paraya çevrilerek ihale bedelinin temlike edene ödenmiş olması karşısında, davacı temlik alanın bu gayrimenkul yönünden tasarrufun iptali davası açmakta hukuki yararının olup olmadığının tartışılması gerektiği- Bedel farkının davalı dördüncü kişi yönünden geçerliliğinin bulunmadığı, davalı dördüncü kişinin davalı üçüncü kişinin akrabası olduğuna dair dosyada bir bilgi de olmadığından davalı dördüncü kişi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği- Harcı tamamlamayan davacı yararına davayı açtığı bedel üzerinde tazminat verilmesinin hatalı olduğu-
İşyeri niteliğinde taşınmazın devrine ilişkin tasarrufun iptali davasının kabulü ile İİK. mad. 283 uyarınca, taşınmazın tasarruf tarihindeki gerçek değerinin icra dosyasındaki alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere davalı üçüncü kişiden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Davalı-borçlunun annesi olan davalı-üçüncü kişi, "davaya konu taşınmazın gerçekte müvekkiline ait olduğunu, taşınmazın bulunduğu yerde olmadığından, davalı (oğlu) borçlu adına satın alındığını, peşinatın ve çekilen kredinin kendisinde ödendiğini, sonrasında borçlunun kardeşlerinin razı olmaması sebebiyle, taşınmazın, boşanma davası açılmadan önce geri alındığını, muvazaa bulunmadığını" savunmuşsa da, "boşanma davasının sonuçlarını bertaraf etmek için dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği" iddiasıyla açılan tasarrufun iptali davasının kabulü ile taşınmaz üzerinde -icra dosyalarındaki asıl borç ve fer'ilerini aşmayacak şekilde- cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmesinin isabetli olduğu-
Tasarrufun iptali davasında, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması arandığından, açılan itirazın iptali davasının sonucunun kesinleşmesinin beklenmesi gerektiği- Tasarrufun iptali davasına konu taşınmazlara ait son tedavüllü tapu kayıtları getirtilerek, taşınmazların el değiştirip değiştirmediğinin tespiti ve böyle bir durumun varlığı halinde, bu el değiştirmelerin davaya etkisinin tartışılmaması gerektiği-
Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde, davacı alacaklıya icra takip dosyasındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olarak dava konusu taşınmazın haciz ve satışını isteme yetkisi verilmesi gerektiği-
Davalı üçüncü kişinin, davalı borçlunun sahibinin babasının şirketinden olan alacağına karşılık araç devralmasına ilişkin işlemin iptaline ve davacıya, icra dosyasına konu alacağın faiz ve ferileri ile sınırlı olmak üzere bu araçlar üzerinde cebri icra yapma yetkisi verilmesine karar verilmesi gerektiği- Hükümde davanın tarafı olmayan, dava sırasında da davaya dahil edilmeyen kişi aleyhine feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-