Tasarrufun iptali davalarından amaç alacaklı kamu kurumuna alacağını tahsil imkanı sağlamak olup tasarrufun kamu alacağı nisbetinde iptali gerekeceği- Tasarrufun iptali davalarının kabulü halinde takip konusu alacak ile tasarrufa konu şeyin bedelinden hangisi az ise o değer üzerinden harç alınması gerekirken fazla olan vergi alacağı üzerinden harç alınmasının hatalı olduğu- 6183 sayılı Yasa'nın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarının maktu olarak belirleneceği-
Dava konusu ev önce borçlunun yakın arkadaşı ve daha sonra borçlunun kardeşine satılmış olduğundan ve her iki davalının da borçlunun mali durumunun bozuk olduğunu bildiği açık ikrarları ile sabit olduğundan tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği (.6183 s. K. mad. 30)- 6183 s. Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirleneceği-
Kendisini bir vekil ile temsil ettirmediği halde, davacı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Temyiz incelemesi sırasında reddedilen miktar üzerinden kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT 12/1. maddesi gereğince nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin yanlış olduğu ama bu durumun yeniden yargılamayı gerektirmeyeceği-
6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davası-
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2. maddesi de dikkate alınarak reddedilen miktarda davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkin kısmen kabul kısmen reddedilen davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre red vekalet ücretine hükmedilmemesinin isabetsiz olduğu-
Maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklanan davanın konusu para olduğundan, hesaplanacak vekalet ücretinin Asliye Hukuk Mahkemeleri için öngörülen maktu 1.500,00 TL'nin altında kalamayacağı-
Takdiri indirim nedeniyle reddedilen kısım üzerinden davalı vekili lehine avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş ise de, davacının fazla çalışma talebi hakkaniyet indirimi yapılmadan önceki mahkeme kabulü ile davacının ulusal bayram ve genel tatil alacağı talebi hakkaniyet indirimi yapılmadan önceki mahkeme kabulü daha az olduğundan, davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına, davacının fazla çalışma ve ulusal bayram ve genel tatil alacak talep miktarlarından bu alacaklar için hesaplanan hakkaniyet indirimi yapılmadan önceki miktarların mahsubu ile reddedilen miktar üzerinden avukatlık ücreti takdir edilmesi gerekirken, avukatlık ücreti verilmemiş olmasının hatalı olduğu-
Davanın kabulüne karar verilmesi halinde, hüküm altına alınan miktar üzerinden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-