Sanığın hükmen teslim edilen yere yeniden el atmasını önlemek , vekilin vekaleti kapsamında bulunmadığından, yapılan infaza ilişkin tutanağın usulüne uygun olarak bizzat sanığa tebliğ edilmesinin gerekeceği-
Paylı mülkiyette, taşınmazdan yararlanamayan paydaşın, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan, payına vaki elatmanın önlenmesini her zaman isteyebileceği gibi, şartları gerçekleştiği taktirde, paylı mülkiyete vaki elatma halinde, İİK'nun 342. maddesindeki suçun oluşabileceği-
Müdahalenin men'i kararında taraf olmayan sanığın hükmen teslim edilen yere tecavüzü atılı suçu oluşturmayacağı-
Hükmen teslim edilen taşınmaza yeniden el atmak suçunun oluşabilmesi için, failin, aleyhine verilen men kararının İcra ve İflas Kanununun 26 ve 342 inci maddelerinde düzenlendiği biçimde infaz edilip, taşınmazın hak sahiplerine teslimine rağmen, aynı yere tekrar el atmış olması gerekli olup, müdahalenin sona erdirilmesi için süre verilmesinin, taşınmazın hak sahibine teslimi anlamına gelmeyeceği-
Sanıklardan şikayetçi olduğunu beyan eden şikayetçi vekiline davaya katılmak isteyip istemediği sorulup bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar vermeden yargılama yapılamayacağı–
Sanığın yeniden tecavüz ettiği yer olarak belirtilen taşınmazın "mera" niteliğinde bulunması halinde, atılı eylemin 5237 sayılı TCK'nun 154/2. maddesi kapsamında kaldığı ve yargılamada asliye ceza mahkemelerinin görevli olacağı–
"Hükmen teslim olunan yere tecavüz" suçu hakkında şikayet dilekçesi ile değil iddianame ile -icra mahkemesinde- dava açılabileceği–
İİK. 135 uyarınca yapılan teslimden sonra, taşınmaza tekrar girilmesi halinde, bu eylem İİK. 342'ye göre "suç" sayılır mı?
İİK. 342'de düzenlenmiş suçun oluşabilmesi için, ortada infaz edilmiş 'elatmanın önlenmesine' ilişkin bir ilamın bulunması gerekeceği–