Borçluların mahkemeye sundukları dava dilekçesinde borcu kabul etmiş olmaları halinde, 'dayanak senedin kambiyo vasfında olmadığına' yönelik şikayetlerinin dinlenemeyeceği-
İİK.'nun 170-a maddesi uyarınca ileri sürülen iddiaların şikayet niteliğinde olup, İİK. 18/III gereğince, taraflar gelmeseler bile mahkemece re'sen nazara alınarak karar verilmesi gerekeceği-
Senette neyin teminatı olduğuna ilişkin bir kaydın bulunmaması -ve ayrıca bu senede atıf yapan sözleşmede de bu konuda bir açıklık bulunmaması- halinde, takip konusu bononun teminat senedi olduğu iddiasının dinlenmeyeceği-
"Yenimahalle" ve "Yenimahalle/ANK." olarak gösterilen yerlerin idari birim oldukları, bu sebeplerle T.T.K'nun 688/6. maddesi gereğince tanzim yeri unsurunun anılan senetlerde mevcut olduğu anlaşılmakla bu iki senedin kambiyo senedi niteliğini haiz olduğunun kabulü gerekeceği-
Taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesinde dayanak senedin teminat olarak verildiğine dair bir kayıt bulunmadığından ve alacaklı vekilinin cevap dilekçesindeki açıklamaları ve yargılama süresince verdiği beyanları senedin teminat amaçlı alındığını kabul ettiği anlamına gelmediğinden, mahkemece itirazın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bir kimsenin, poliçelerde olduğu gibi, kendi emrine bono düzenlemesi mümkün olmadığından, yani bonoyu düzenleyenin kendisini lehtar olarak gösteremeyeceğinden, icra mahkemesince, böyle bir bonoya dayalı olarak yapılmış olan “takibin iptaline” karar verilmesi gerekeceği-
Bonodaki hakkın devrinin ancak ciro ve teslim yoluyla mümkün olduğu, lehine ciro yapılan kimsenin ciroda gösterilmesine gerek olmadığı gibi, cironun, cirantanın sadece imzasından da ibaret olabileceği, bu şekilde yapılan ciroya 'beyaz ciro' denildiğini, lehtarın cirosundan sonra senedi devralan hamillerin yetkili hamil olacağı-
Haciz sırasında, icra mahkemesine başvurusunda veya yargılama sırasında borçlunun takip konusu borcu kısmen veya tamamen kabul ettiğini bildirmiş olması halinde, artık 'alacaklının, kambiyo senetlerine mahsus yolla takip hakkında sahip bulunup bulunmadığı'nın üzerinde durulamayacağı-
Takip konusu çeke yasada öngörülen ibraz müddeti dolmadan el konularak C.Savcılığına gönderilmiş olması halinde, çekin bankaya ibraz edilerek ibraz şerhi verilmesi fiilen imkansız hale gelmiş olduğundan, çekin takibe konulmasında bankaya ibraz şartının aranmayacağı-
Çift vadeli düzenlenen senetlerin bono niteliğinde bulunmayacağı-