«Keşide yeri» ile «muhatap bankanın bulunduğu yer»in ayrı yerlerde olması halinde, ibraz süresinin bir ay olduğu—
Bono ister vadeden önce ister vadeden sonra ciro edilmiş olsun, takip şeklinin değişmeyeceği (yine, «kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile» ta-kibe konulabileceği)—
İbraz süresinin geçmesinden sonra ciro edilen çekin, kambiyo senedi ol-ma niteliğini yitirmediği (ancak; bu cironun «alacağın temliki» sonuçlarını doğuracağı)-
Lehtarı tarafından kendisine ciro edilmemiş senetlerden dolayı bankanın yetkili hamil sıfatıyla takipte bulunamayacağı—
Borçlunun açmış olduğu hasımsız «zayi nedeniyle iptal davası»nda, takip alacaklısı taraf olmadığından senedi elinde bulunduran alacaklının icra takibi yapabileceği—
«İlk ciro»nun çek lehtarı tüzel kişiliği bulunmayan «K.lar Gıda» tarafından yapılmış olması halinde çek hamiline düzenlenmiş sayılacağından çeki elinde bulunduranın bu çeke dayanarak icra takibinde bulunabileceği—
Senedin kambiyo senedi niteliğinde olmadığının anlaşılması halinde icra mahkemesince «ödeme emrinin iptaline» değil, «takibin iptaline» karar verilmesi gerekeceği—
Tanzim tarihi bulunmayan bononun ciro yoluyla devredilemeyeceği—
Takip dayanağı belgenin «çek» niteliğinde olmaması halinde, alacaklının yasal faiz yerine avans oranında faiz talep edemeyeceği gibi, borçlunun «çek tazminatı» ve «komisyon»dan dolayı da sorumlu olmayacağı—
İhtiyati haciz sırasında borcun tamamının veya bir kısmının borçlu tarafından kabul edilmiş olması halinde, yapılan takibin, daha sonra icra mahkemesince -İİK. 170a uyarınca- iptal edilemeyeceği—