HMK. 109'/2'nin yürürlükten kalmasıyla birlikte, bölünebilir alacaklar yönünden, dava hakkının kötüye kullanılması yasağı dışında, kısmi dava açılabileceği- Bu usul kanunu değişikliğinin derhal yürürlüğe girmiş olduğu-
"Ödemenin, ödeme tarihindeki TCMB döviz alış kuru üzerinden hesaplama yapılarak TL karşılığı olarak yapılacağının " kararlaştırılması ve davalı alıcının malın geç teslimini akdi feshetmeyerek kabul etmesi ve gecikme cezası uygulaması halinde kur farkı isteminin kabulü gerektiği-
İtirazın iptali davası-
Tacir olan tarafların cezanın fahiş olduğundan bahisle tenkisini isteyemeyecekleri sabit olsa da istisnai olarak kararlaştırılan cezanın tacir olan borçlunun iktisaden mahvına neden olacak derecede ağır ve yüksek olması halinde, adap ve ahlaka aykırı tamamen veya kısmen iptâlinin mümkün olduğu-
Taraflar arasındaki Sistem Kullanım Anlaşmasına dayalı olarak düzenlenen sistem kullanım cezası faturalarından dolayı davacı tarafça ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin davada, mahkemece ceza faturalarının hangi döneme ait olduğu ve uyarı koşulu bulunmayan ve revize edilen sözleşmenin mi yoksa uyarı koşulu bulunan önceki sözleşmelerin mi ihlâl edildiğinin üzerinde durularak, gerekirse bu konuda ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Davacının iadesi gereken alacağının bulunduğunun anlaşılması halinde, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olması ve tarafların ticari faaliyetlerinden kaynaklanması sebebiyle avans faizine hükmedilmesi gerektiği-
Taraflar arasında imzalanan sözleşmede öngörülen ceza-i şart bedelinin tahsili talebine-
Sözleşme şartlarına uyulmaması nedeniyle icra takibinde talep edilen “kira tazminatına" ilişkin alacak kalemi tazminat hukukunu ilgilendirdiğinden, bu alacak kaleminin yargılamayı gerektirdiği- Mahkemece davacının yargılamayı gerektiren kira tazminatı ve işlemiş faizi hakkındaki talepleri yönünden istemin reddine karar verilmesi gerektiği-
Gayrimenkul danışmanlık sözleşmesinin feshi nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlıkta, taraflar arasında komisyon sözleşmesi bulunduğu, davalı tarafın tacir olmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin TTK'nın 4. maddesinde sayılan diğer işlerden olmadığı anlaşıldığından, mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerektiği-
Sözleşme hükümlerine göre davalının sözleşme hükümlerini ihlal edip etmediğinin maddi vakıalara göre saptanıp, katkı payı iade sorumluluğu sözleşmeden kaynaklandığından, kısa süreli tutuklanmış olmasının da işletmeyi kapatması için mücbir sebep oluşturmayacağından, davacının davalıdan talep edebileceği katkı payı ve cezai şart miktarı yönünden mevcut mali müşavir bilirkişi raporunda yapılan hesaplamalar esas alınıp, talep edilen cezai şartın davalının ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı da değerlendirilerek, talep edilen cezai şartın davalının ekonomik mahvına sebep olacak nitelikte olması halinde uygun bir indirim yapılarak varılacak uygun sonuca bir karar verilmesi gerektiği-
Geçerli olan sözleşmelerde hakimin fahiş gördüğü cezai şartta indirim yapabileceği ancak cezai şartı tamamen kaldıramayacağı-