“Davaya konu icra takibi nedeniyle borçlu olmadığı halde aleyhine usulsüz icra takibi yapıldığını” iddia ederek Adalet Bakanlığı aleyhine tazminat davası açmış olan kişinin, kendisi aleyhine icra takibi yapan şirket aleyhine açacağı menfi tesbit davasını kazandıktan sonra bu tazminat davasını açma hakkını elde edeceğinden, bundan önce açtığı tazminat davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
1. haciz ihbarnamesinin usulsüz olarak tebliğ edilmiş olmasının icra müdürlüğünce doğrudan gözetilemeyeceği, bu konuda yapılacak şikayet üzerine icra mahkemesince gerekli kararın verilmesi icap edeceği-
İcra Müdürünün, alacaklının haciz talebini yerine getirmek zorunda olduğu-
Finansal kiralama sözleşmesi sona erdikten sonra finansal kiralama konusu malları borçlunun kiracıdan satın alarak tasarrufta bulunabileceği-
Borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasının red ile sonuçlanması üzerine bu dosyada yatırdığı teminatın davalı alacaklıya ait sayılacağı ve borçludan alacaklı olan başka bir kişi tarafından bu teminat parası üzerine haciz koydurulamayacağı-
Açılmış olan tapu iptali ve tescil davası sırasında, borçlu adına tapu sicilinde kayıtlı olan taşınmazın başkalarına satılmaması bakımından mahkemece verilmiş olan tedbir kararının, anılan taşınmazın borçlunun borcundan dolayı icra müdürlüğünce haczedilmesine engel teşkil etmeyeceği; bu taşınmazın mahkemece dava sonunda davacı adına tesciline karar verilmesi üzerine –tescil kararının, hacizden sonra verilip kesinleşmiş olması nedeniyle- taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasının ancak davacının ayrı bir mahkemede açacağı dava sonucunda verilecek kararla mümkün olabileceği-
Haksız icra takibi ve haksız haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın giderimi için - bu eylem davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğinden- tazminat davası açılabileceği-
Munzam zarar, faizi aşan zarar olup davacı, yasal faiz oranından daha fazla zararı bulunduğunu kanıtlayamadığından munzam zarar isteyemez. Haksız icra takibi nedeniyle icra veznesine yatırılan paranın icra veznesinde kaldığı süre içinde yasal faiz oranında zarar meydana gelmiştir. Şu durumda davacının haksız haciz nedeni ile icra veznesine yatırdığı parasını geç tahsil etmesinden dolayı yasal faiz oranı üzerinden tazminata hükmolunması gerekirken mahkemece munzam zarara karar verilmesi hükmün bozulmasına neden olacağı-
Asliye ticaret mahkemesince iflasın ertelenmesi talebi üzerine verilmiş olan “takip ve haciz işlemlerinin tedbiren durdurulmasına” dair kararına rağmen borçlu şirketin bankalardaki paraları üzerine konmuş olan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İİK. 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptâli davası sonucunda alınmış olan ilamların -tasarrufun iptâli davası taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığından- kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği (Bu ilam kesinleşmeden, icra müdürlüğüne sunularak, ilam konusu taşınmazın haczinin, kıymet takdirinin ve satışının istenebileceği, ilamda yazılı avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin ödenmesi için takip yapılabileceği)–