Kişisel ilişkinin mümkün olduğunca ana ve babanın çocukla birlikte olmasını kolaylaştırıcı şekilde düzenlenmesi gerektiğinden, kocanın izin günlerinin araştırılıp, çocuğun henüz okul çağında bulunmadığı da dikkate alınarak olabildiğince babanın izin günleriyle çakışacak şekilde kişisel ilişki düzenlemesi yapılmasının gerekeceği-
Manevi tazminat miktarı saptanırken kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerektiği-
Geçici velayeti babaya bırakılan müşterek çocuklar ile davacı anne arasında mahkemece düzenlenen kişisel ilişki günlerine ilaveten ayın belirlenecek hafta sonlarında da anne yanında yatıya kalacakları şekilde kişisel ilişki düzenlemesi yapılması gerekeceği-
Manevi tazminat miktarı belirlenirken, kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; diğer tarafdan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunun göz önünde bulundurulmasının zorunlu olduğu-
Boşanma veya ayrılık davalarında; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, gücü oranında, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılmasının zorunlu olduğu- Davalının talep ettiği tazminatın içeriğinin davalıya açıklattırılması, buna göre tazminat ve yoksulluk nafakası talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği-
Ziynet alacağının, boşanma davasının eki niteliğinde olmadığı ayrıca nispi harca tabi olduğu-
Velayet hakkı kapsamındaki davalarda, niteliği gereği "re'sen araştırma ilkesi" geçerli olduğundan; mahkemece re'sen delile başvurulabileceği gibi, tarafların da delil gösterme hakkına haiz olduğu-
Davacı koca eşi davalı kadının hastalığıyla ilgilenmediği ve istemediğini beyan ettiğinden; Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları oluşmakla, kadın yararına uygun manevi tazminat takdiri gerekeceği- Kadının yoksulluk nafakası ve iştirak nafakalarının gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi yönündeki açık talebine rağmen, aylık olarak ödenmesine karar verilen nafakaların gelecek yıllardaki artışı hakkında da hüküm kurulması gerekeceği-
Velayete sahip bulunan taraf iştirak nafakası talebinde bulunduysa, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği-
İştirak nafakası belirlenirken tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre müşterek çocuğun ihtiyaçlarına bakılması gerekeceği-