Sıra cetvelinde yer almayan (ve dolayısı ile satış bedelinden kendisine pay ayrılmayan) alacaklı hasım gösterilerek sıra cetveline itiraz davası açılamayacağı—
Kara taşıt araçlarının sicil kaydının mülkiyet belgesi niteliğini taşıdığı, bu kayıtların aksinin tanıkla isbat edilemeyeceği—
«Davalının ayni takip dosyasından dolayı borçludan bir alacağının bulunmadığını» belirten kesinleşmiş kararın, o davada taraf olmayan davacı yönünden de güçlü bir delil olacağı—
Taviz bedelinin kanuni ipotek niteliğinde olduğu, bu nedenle taşınmazın satılması halinde Vakıflar Müdürlüğüne satış bedelinden öncelik tanınması gerekeceği—
İhtiyaten haczedilen taşınmazın daha sonra rehnedilmesi halinde, satış bedelinin öncelikle haciz alacaklısına ödenmesi gerekeceği–
Haczi önce olan alacaklıya, sıra cetvelinde önceki sırada yer verileceği–
Üçüncü kişilerin kural olarak başka kişiler arasındaki alacak ve borç ilişkisi hakkında dava açamayacakları, bu kuralın tek istisnasının İİK. 142’de düzenlenen «sıra cetveline itiraz davası» olduğu–
Kural olarak -borçluya ait- kıymetli evraka bağlanmış ve devri kabil mal, alacak ve hakların haczi, fiilen el konulması ve muhafaza altına alınması ile mümkün ise de, Takas ve Saklama A.Ş.de bulunan borçlu şirkete ait hisse senetlerinin, Vergi Dairesince haciz kararı alınıp, bunun senetleri elinde bulunduran üçüncü kişiye bildirilmesi ile haczedilebileceği—
Davalı vergi dairesinin alacağının miktarına yönelik itirazın, alacağın esasına yönelik bir itirazı olduğu-