İhtiyaten haczedilmiş olan bir malın -bu ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmeden- daha sonra başka bir alacaklı tarafından «kesin olarak» haczedilmesi halinde, ihtiyati haciz sahibi alacaklının bu haczi -30.7.2003 tarihinde sonra yapılacak ihtiyati hacizlerde; 100. maddedeki şartlar dairesinde- kendiliğinden ve geçici olarak katılacağı ve ihtiyati haczin icrai hacze dönüşmesinden sonra her iki alacağın aynı derecede hacze katılacağı (paylaştırmanın garameten yapılacağı)—
İİK.nun 36.maddesine göre ilamı temyiz eden borçludan alınan teminata konu paranın Yargıtayca ilamın onanması halinde alacaklıya ödeneceği, ilam alacaklısının bu teminat üzerinde rüçhan hakkının bulunduğu-
Vergi alacağına satış tarihine kadar gecikme zammı yürütülerek pay ayrılması gerekeceği—
Üçüncü kişiler tarafından -İİK’na göre- kesin olarak haczedilen malların üzerine, paraya çevrilmeden (satılmadan) önce kamu alacağından dolayı -6183 sayılı Kanun hükümlerine göre- haciz konulması halinde, kamu alacağının da önceki hacze -İİK. 100’deki koşullar aranmadan- katılacağı ve satış bedelinin üçüncü kişi ile kamu idaresi arasında garameten (alacaklı oranında) paylaştırılacağı (6183 s. K. mad. 21/I)—
Temlikten sonra, temlik edenin borcundan dolayı uygulanan haczin, temlik olunan miktarı aşan kısım hakkında geçerli olacağı–
Kollektif şirketin vergi borcundan dolayı önce şirket hakkında takip yapılması, şirket tarafından ödeme yapılmaması halinde ortaklar halinde doğrudan doğruya takip yapılması gerekeceği—
Haciz tarihinden itibaren -masrafını vererek- taşınırlarda bir yıl, taşınmazlarda ise iki yıl içinde satış istenmemesi halinde haciz düşeceğinde, bu süreler içinde haciz ettirdiği şeyin satışını istememiş olan alacaklıya sıra cetvelinde yer verilemeyeceği (Alacaklının alacağına sıra cetvelinde yer verilebilmesi için, haczinin düşmemiş olması gerektiği)—
«Haciz», «paraya çevirme» ve «paylaştırma» gibi bütün alacaklıları ilgilendiren masrafların -bunları yapmış olan alacaklıya- sıra cetveli düzenlenmeden ödendikten sonra, kalan paranın haciz koymuş olan alacaklılar arasında -sıra cetveli yapılarak- paylaştırılması gerekeceği—
Davalı-alacaklının, takip borçlusundaki alacağının varlığını ve miktarını, usulüne uygun ve birbirini doğrulayan, sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan delillerle kanıtlaması gerekeceği—
Motorlu taşıt vergisinin, satış (ve paylaşıma) konu aracın aynından doğan bir vergi olduğu, bu tür vergi alacaklarının sıra cetvelinde yer alabilmesi için alacaklı vergi dairesinin ayrıca takip yapmasına ve haciz koymasına gerek bulunmadığı—