Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer almasının zorunlu olduğu, ancak yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabileceği-
İnşaat mühendisi bilirkişi vasıtasıyla iş makinalarıyla çalışma ve masraf yapılarak batıdaki yola çıkışın ve kullanılmasının mümkün olup olmadığının araştırılması gerektiği; bu konuda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması gerektiği, bu seçenekten geçit kurulmasının mümkün olmadığının kesin olarak belirlenmesi halinde diğer alternatifler üzerinde durulması gerektiği-
Geçit davalarında uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, yüzölçümü daha büyük olan taşınmazlar aleyhine geçit kurulması tercih edilmesi gerektiği-
Dosya içerisindeki 28.05.2013 tarihli bilirkişi raporu ve krokisine göre geçitin bağlandığı 139, 143,102 parsel sayılı taşınmazlar ile devamındaki taşınmazların kanal yolu olduğu anlaşıldığından, adı geçen taşınmazların tapu kayıtları getirtilerek DSİ veya başka bir kuruma ait kanal yolu olup olmadığı belirlendikten sonra kamulaştırmayı yapan idareden davacıların taşınmazı lehine kurulan geçitin bu yola bağlanmasına muvafakatleri olup olmadığı ve civardaki tarla sahiplerince kanal yolunun kullanılmasında sakınca olup olmadığı sorularak olumlu cevap verildiği takdirde geçit tesisine karar verilmesi gerektiği-
Geçit davalarında uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, yüzölçümü daha büyük olan parsel üzerinden ve tapuda davacı adına kayıtlı parseller yönünden birbirinden bağımsız olarak her bir parsel lehine, uygun güzergah üzerindeki parseller aleyhine kesintisizlik ilkesi de gözetilerek genel yola ulaşımı sağlayacak şekilde ayrı ayrı geçit hakkı kurulmasına karar verilmesi gerektiği-
Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteği-
Zorunlu geçit hakkının genel yola kadar kesintisiz kurulmasının şart olduğu, geçit davasında amacın; genel yola bağlantısı olmayan taşınmazı genel yola kesintisiz bağlamak olduğu, genel yola bağlantısı olmayan kısma bağlantısı sağlanarak geçit tesis edilmesinin mümkün olmayacağı-
Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmesi gerektiği, zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alacağı, bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmesi gerektiği-
Depo edilen geçit bedelinden aleyhine geçit kurulan taşınmazlar için taşınmaz maliklerinin her birine ayrı ayrı hangi miktarda ödeme yapılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekmekte olup, geçit bedelinin toplamının taşınmaz maliklerine tapu kaydındaki payları oranında ödenmesine karar verilmesinin doğru görülmediği-