TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkilerinde Özel Durumlar > - Bağlanma Parası, Cayma Parası ve Ceza Koşulu > - C. Ceza koşulu > - I. Alacaklının hakları > Madde 179 - 1. Cezanın sözleşmenin ifası ile ilişkisi
Madde Listesi Madde 179 - 1. Cezanın sözleşmenin ifası ile ilişkisi
Feshedilen sözleşmede kararlaştırılan cezanın bu sözleşmeye dayanılarak istenemeyeceği- Davacı sözleşmeyi feshettikten sonra yeni bir şirketle bakım için sözleşme imzaladığını beyanla bu iki sözleşme arasındaki farkı talep etmiş olup, sözleşmenin feshinde davalı tarafın kusuru kabul edildiğine göre, davacının bunu talep edebileceği- Deliller üzerinde durularak menfi zararların tespitiyle sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Belirli süreli olarak yapılan ancak; objektif şartları taşımadığı için belirsiz süreli olarak kabul edilen iş sözleşmesinde, kararlaştırılan süreden önce haksız feshe bağlı cezai şart hükmünün, belirlenen süre ile sınırlı olmak üzere geçerli olduğu-
Davacıya ait eserin davalı tarafça izinsiz kullanılması nedeniyle, FSEK. mad. 68 uyarınca açılan tazminat istemli davada, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hem davacı tarafından sunulan satış fiyatları üzerinden davacının diğer müşterilerine yaptığı indirim oranlarının ortalaması uygulanarak varsayımsal bedel, hem de davacının söz konusu bilgisayar programını davalılara yıllık olarak kiralaması hâlinde uygulanacak varsayımsal bedel tespit edilmiş olup, varsayımsal sözleşme bedeli belirlenirken, emsal sözleşme örnekleri ile indirimli satışlara ait bilgiler ve faturalar da dikkate alınarak davacının bilirkişi raporuna itirazları değerlendirilmesi gerekeceğinden, davacının bilirkişi raporuna itirazları HMK. mad. 281 gereğince değerlendirilmeden ve FSEK’in 68. maddesinde düzenlenen “varsayımsal bedelin” mütecavizi caydırmaya yönelik medeni ceza niteliğinde olduğu gözetilmeden "yıllık kiralama bedeli" üzerinden hesaplanan varsayımsal sözleşme bedeline göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki sözleşmeye konu bilgisayar programının, yapılan e-posta yazışmaları karşısında ayıplı olup olmadığı ve buradan varılacak sonuca göre davacının cezai şart talep edip edemeyeceği- Sözleşme gereğince cezai şart talep edebilmek için her şeyden önce sözleşme ile yüklenilen edimlerin sözleşmeye uygun şekilde yerine getirilerek alacaklı konuma geçilmesi ve karşı tarafın sözleşmeye aykırı davranması gerektiği- Taraflar arasında yapılan e-posta yazışmalarından sistem ve programda arızalar meydana geldiği, davalının sözleşme süresince davacıya arızaların giderilmesi için sürekli ihbar ve uyarılarda bulunduğu, davacının ise e-posta yazışmalarının varlığını ve içeriğini kabul ettiği anlaşıldığından, davacının cezai şart talep edebilmesi için öncelikle edimini sözleşmede belirtilen şekilde yerine getirdiğini kanıtlaması gerektiği- Mahkemece, programın gerçekten ayıplı olup olmadığı, davacının e-posta yazışmalarını kabul etmesi karşısında, yapılan ihtarların sözleşme kapsamında ihtar kabul edilip edilemeyeceği ve davalının bu ayıp nedeniyle başka bir program kullanmak zorunda kalıp kalmadığı ve bunun sonucuna göre sözleşmenin davalı tarafından ihlalinin söz konusu olup olmadığı hususları gerektiğinde Bilirkişilik Kanunu'ndaki düzenlemeler de dikkate alınmak suretiyle yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak açıklığa kavuşturulması gerektiği-