Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenici tarafından yapılan dairelerin henüz arsa sahiplerine teslimi yapılmadığından zilyetliğin doğal olarak yüklenicide olduğunun kabulü gerektiği, ancak bu hususun aksi yüklenici tarafından ispat edilebileceği-
Davacı arsa sahibi nama ifaya izin talep ederek sözleşmenin ayakta kalmasını amaçlamakta olup, mahkemenin sözleşmenin feshi yönünde taraf iradelerinin zımnen birleştiğine dair tespitinde isabet bulunmadığı- Mahkemece, karşı davada davacının nama ifaya izin talebi değerlendirilerek, bu doğrultuda bir karar verilmesi gerektiği- Bilirkişilerin raporu yazılı vermesi gereken hallerde, konuyu bir arada görüşüp müzakere ederek müşterek rapor hazırlamaları gerekmekte olup, ancak azınlıkta kalan bilirkişi varsa oy ve görüşünü ayrı bir rapor halinde de mahkemeye sunmasının mümkün olduğu- Asıl davada mahkemece, imalat bedeli tespit edilirken bayındırlık fiyatlarının esas alınmasında isabet bulunmadığı, tespitlerin rayiç bedeller dikkate alınarak yapılması gerektiği-
Somut olayda davacı ve davalı arasında 750 kişilik kapalı yüzme havuzu için ekipman ve malzemelerin temini, montajı, nakliyesi ve bunlara ait otomatik kontrol tesisatının yapılmasını teminen 11/11/2010 tarihli bir eser sözleşmesi akdedildiğini, eser sözleşmesi tarafların iradelerini karşılıklı ve birbirine uygun olarak açıklamaları ile kurulacağından ve sözleşmenin geçerliliği kanunda aksi öngörülmedikçe hiçbir şekle bağlı olmadığından, davalı tarafından yaptırılan ek iş ve imalatların bedeli için davacı tarafından tanzim edilen 17/11/2011 tarihli faturanın borcun doğum tarihi olarak esas alınamayacağı, borcun doğum tarihi olarak taraflar arasında yapılan 11/11/2010 tarihli sözleşmenin esas alınması gerektiği-
Davaya konu kaçak imalatın imar barışına ilişkin kanun kapsamında ruhsata bağlanması sonucunda da iskan raporunun alınarak inşaatın kanuna uygun olarak teslimi yapılabileceğinden, mahkemece dava konusu taşınmazdaki projeye aykırılığın giderilmesinin mümkün olup olmadığı, imar barışından faydalanılıp, faydanılmadığı konularında üç kişiden oluşan yeni bir bilirkişi heyetinden denetime ve hüküm kurmaya elverişli bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-