Davacı-davalı kadının çalıştığı, düzenli ve sürekli gelirinin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği ve yoksulluk nafakasının şartlarının oluşmadığı-
Davanın, ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkin olduğu, davacının, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altında olduğu, davacının dava dilekçesinde talep ettiği sözkonusu durumu ispat edemediği, bununla birlikte davacı dava dilekçesinde "vesair delil" demekle yemin deliline de dayanmış olduğundan davacıya 7 adet bileziğin bozdurulduğu konusunda davalıya, set, trabzon bilezik ve 6 adet ikili burgulu bileziğin davalıda kaldığı konusunda, davalıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak bir karar verilmesinin gerekeceği-
Davacı, davalıdan gördüğü fiziki şiddet neticesinde, atlatmış olduğu epilepsi hastalığından dolayı yeniden tedavi olmak ve tedavisi nedeniyle masraf yapmak zorunda kaldığını, yine gördüğü şiddet nedeniyle bebeğini düşürdüğünü , bu sebeple de masrafları olduğunu, uğradığı bu maddi kayıplar ve sair maddi kayıpları nedeniyle davalıdan maddi tazminat" talep etmiş ve mahkemece bu istek boşanmanın fer'i (eki) niteliğinde kabul edilmemişse de böyle bir durumda talep edilen tazminat miktarının, ne kadarlık bölümünün "mevcut menfaatlerin kaybı" karşılığı, ne kadarlık bölümünün de "tedavi giderleri" karşılığı olduğunun davacıya açıklattırılması ve sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davada kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilebilecek davalı kocadan kaynaklanan başkaca maddi bir hadisenin varlığını gösteren kanıt bulunamadığından, davacı eş yararına manevi tazminata hükmedilemeyeceği-
Davalı - davacı kadın yararına hükmolunan tazminatlara boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekeceği-
Davacı-karşı davalı kadının arabaya yapılan katkı, aracın masrafları, düğün masrafları, lojman için yapılan harcamalara yönelik istemlerinin maddi tazminat olarak nitelendirilemeyeceği, maddi tazminat isteminin boşanmanın eki niteliğinde olamayacağı-
Davalı kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği, aşırı borçlanarak müşterek eve haciz gelmesine sebep olması halinde davacı yararına manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı kocanın eşine hakaret edip, ona fiziksel şiddet uyguladığı, ortak konuta geç gelmeyi alışkanlık haline getirdiği, birlik görevlerini yerine getirmekten kaçındığı; buna karşılık davacı kadının ise yatağını ayırarak eşinden ayrı yattığı, birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşıldığından; boşanmaya neden olan olaylarda daha fazla kusurlu olan koca aleyhine maddi manevi tazminata hükmedilmemesinin isabetsiz olduğu-
Çocuğunun doğumunda kocasını yanında göremeyen kadının ruhsal açıdan derin biçimde yaralar oluşturacağından ve bu durum kişilik haklarına saldırı teşkil edeceğinden davalı yararına uygun miktarda manevi tazminat takdiri gerekeceği-
Güven sarsıcı davranışlarda bulunan ve boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olan koca aleyhine manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-