Davada yer almayan paydaş lehine ecrimisil hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Gerekçeli kararın, usulüne uygun olarak tefhim edilmiş kısa karara uygun olmasının zorunlu olacağı, gerekçeli karar yazılırken kısa kararın değiştirilmesine olanak bulunmayacağı- 10.04.1992 tarihli 1991/7-1992/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı ile kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili bulunmasının bozma nedeni oluşturacağı;bozmadan sonra yerel mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydı ile karar verebileceği-
Asıl dava ile birleştirilen davalarda el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri, birleştirilen davada da yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınmasının zorunlu olduğu-
Ecrimisil davasında dava konusu bölümün dava tarihi itibari ile aile konutu olduğu, davalının kötü niyetli olmadığı, bu nedenle ecrimisilden sorumlu olmayacağı-
Ölçüm ve uygulama yapılarak harita ve kroki düzenlenecek olması durumunda teknik bilirkişilerin kadastro fen memuru veya harita mühendisi yetki ve yeteneğini taşıyan kişilerden seçilmesinin gerekeceği, bu durumda aralarında fen elemanı veya harita mühendisinin de yeraldığı bilirkişi heyeti ile birlikte yeniden uygulama yapılarak harita ve varsa projelerinin mahalline uygulanarak teknik bilirkişilerden denetime elverişli ve infaza imkan verecek şekilde krokili rapor alınacağı, davacıya ait çekişmeye konu dükkanın davalının kullandığı bölüm içerisinde kalıp kalmadığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturularak davacıya ait dükkan hakkında ecrimisil isteğinin değerlendirilmesinin gerekeceği-
İhale ile taşınmazı satın alan kişi veya kurumun taşınmaz mülkiyetini ihale tarihinde kazanmış olacağı, çekişmeli taşınmaz üzerindeki meskende kayıt maliki ve icra dosyasının borçlusu davalının oturduğu, kendisine ihtarname keşide edilmesine gerek olmadığı, bu nedenle ihalenin kesinleştiği tarihten başlamak üzere davanın açıldığı süreye kadar davalı-icra borçlusu aleyhine ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Ecrimisil davasında davalı harici taksim savunmasında bulunmuş ise de bu savunması kanıtlanamadığından davanın kabulüne karar verilmesinin gerekeceği-
Dava konusu taşınmaza elma ağacı dikilmesi yönünde, davacı ile davalıların annesinin anlaşıp anlaşmadıkları ve elma ağaçlarının dikim ve bakımı için davacı tarafından davalıların annesine para gönderip göndermediğinin belirlenmesi halinde, davalıların ağaçlı arazi üzerinden belirlenecek ecrimisilden aksi takdirde davalıların ağaçsız arazi üzerinden belirlenecek ecrimisilden sorumlu olacakları dikkate alınarak bir karar verilmesinin gerekeceği-
Hükmedilmesi istenen ecrimisil miktarı üzerinden harç ödenmek amacı ile dava açıldığı, ancak el atmanın önlenmesi ve yıkım yönlerinden harç yatırılmadığı, davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri ile ilgili olarak da keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınacağı, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesinin gerekeceği-
Asıl davanın, hükmedilmesi istenen ecrimisil miktarı üzerinden, karşı davanın da ecrimisil ve tazminat miktarları üzerinden harç ödenmek amacı ile açıldığı; asıl davada el atmanın önlenmesi isteği yönünden, karşı davada da el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri yönünden harç yatırılmadığı anlaşıldığı, bu nedenle keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınmasının zorunlu olduğu-