Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olup olmadıkları, buradan varılacak sonuca göre davacı eş yararına maddi-manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen ilk uyuşmazlık; boşanmaya sebep olan olaylarda davacının mı yoksa davalının mı ağır kusurlu olduğu, buradan varılacak sonuca göre Türk Medeni Kanunu’nun 174 ve 175. maddesinde yer alan tazminat ve yoksulluk nafakası koşullarının oluşup oluşmadığı-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; 1- Eldeki davanın “dayanışma aidat alacağının tahsiline” mi yoksa “işverenin davranışı nedeniyle sendika aidat alacağı kadar oluştuğu iddia edilen zararın tahsiline” mi ilişkin olduğu, 2- İlk Derece Mahkemesince, sendika üyesi olmayan işçilere muvafakat verilen protokol ile anlaşılan ücret dışında toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre diğer parasal hakların ödenip ödenmediğinin, ücret dışındaki diğer hakların tam olarak sendika üyesi olmayan işçilere verilip verilmediğinin, bu haklar sağlanmış ise özellikle dava konusu edilen süreçte sendika üyeliğine başvuru veya sendika dayanışma aidatı kesilmesi talebinde bulunan işçi olup olmadığının, sendika üyesi olmayan işçilerin toplu iş sözleşmesinden yararlandırılmasının sendikayı güçsüz kılıp kılmadığı, dolayısıyla davalı işverenin kötü niyetinin bulunup bulunmadığının araştırılmasına gerek olup olmadığı-
13. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, somut olayda taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacıların talep ettiği arsa paylarına hak kazanıp kazanmadığının tespiti yönünden mahkemece yapılan araştırmaların yeterli olup olmadığı-
Salgın (pandemi) hastalık sebebiyle, kira sözleşme koşullarının (kira bedelinin) uyarlanmasına ilişkin açılan davada, şartların gerçekleşmesi durumunda "ihtiyati tedbir kararı" verilmesinin uygun olduğu- Kira bedelinin uyarlanması davasında, "davanın ve uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği" gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin isabetli olmadığı (Ankara BAM 15. HD ile Bursa BAM 4. HD.'nin kesin kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin Yargıtay 3. HD. içtihadı)-
. Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; önalım hakkı sahibi davacının, çekişmeli hisselerin satışını taraflar arasında görülen ortaklığın giderilmesi davasında öğrendiği hâlde ortaklığın satış yoluyla giderilmesi kararı verilmesinden sonra eldeki davayı açmasının önalım hakkının açıkça kötüye kullanılması niteliğinde kabul edilip edilmeyeceği-
Kooperatif genel kurul kararının iptali- Toplantı yeter sayısı bulunmadan alınan kararlar şekli bakımdan ve kurucu unsur bakımından emredici kurallara aykırı olduğundan alınan kararların hukuk aleminde hiçbir şekilde varlık kazanamayacağı, baştan itibaren geçersiz olduğu- Geçmişe etkili olarak hüküm ve sonuçlarını doğuramayacağından bu kararlara karşı ret oyu verilmesi ve karşı oy gerekçesinin tutanağa yazılması koşullarının aranmayacağı- Toplantı nisabının oluşmaması nedeniyle yok hükmünde olduğundan, kararların yok hükmünde olduğunun tespiti yönünde bir karar verilmesi gerektiği-
HMK 376 gereğince açılan hükmün iptali isteği- Muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında dava konusu taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir şerhi işlendiğinden, davalının, diğer davalı ile davacı arasındaki davadan haberdar olmadığından bahsedilemeyeceği, davalının TMK 3 anlamında iyiniyetli olmadığı
Yüklenici tarafından sözleşme kapsamında sahada yapılan işlerle ilgili davacı tarafından idareye bildirilen işlerle ilgili olarak davaya konu hizmet kalemleri dışındaki hizmetlere ilişkin hakediş düzenlendiği ve ödemelerin yapıldığı, ilişkin hak edişlerin ödenmesi esnasında davacı yüklenici tarafından davaya konu ettiği hizmetlere ilişkin olarak hakedişlere Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin 42. maddesine uygun itirazda bulunulmadığı, bu nedenlerle sayaç durum kodu ve kaçak ihbarları ile ilgili hizmet bedellerinin davacı tarafça talep edilemeyeceği-
Yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin davada, dava konusu taşınmazın olduğu yerde inşaat işi ile iştigal eden bir şirket olan davalının hisseli taşınmazı değerinin çok altında bir bedelle satın aldığı, davalı tanığının "davalının devam eden davadan haberdar olduğunu" beyan etmesi karşısında, basiretli davranma yükümlülüğü altındaki şirket, TMK 1023. maddesi koruyuculuğundan yararlanabilir mi?